Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.
Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - Hakan SÜKÜR
Forums d'A TA TURQUIE Pour un échange interculturel
Inscrit le: 30 Jan 2006 Messages: 11192 Localisation: Nancy / France
Posté le: 25 Fév 2012 1:49 Sujet du message:
Citation:
Hakan Þükür kararı Başbakan'ın başını daha çok ağrıtacak
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, AKP İstanbul Milletvekili Hakan Þükür’ün, Başbakan’ın izni ve Meclis Sekreterliğinin sözlü onayı ile futbol yorumculuğu yaptığı yönündeki açıklamalarını Meclis gündemine taşıdı. Kart, Başbakan Tayyip Erdoğan’a, "Siz, kendinizi TBMM’nin üstünde görerek mi böyle bir izni verdiniz?" diye sordu.
Inscrit le: 30 Jan 2006 Messages: 11192 Localisation: Nancy / France
Posté le: 26 Fév 2013 16:13 Sujet du message:
Citation:
Hakan'ın verdiği zarar
HAKAN Þükür'ün söylediği doğru mudur, yanlış mıdır, hoş mudur, nahoş mudur bilemem.
Bilsem de söylemem.
Ama şundan kesinlikle eminim.
Hakan Þükür'ün, "Ben de Türk değilim" demesi, adına ister İmralı deyin, ister çözüm deyin, her ne derseniz deyin sürece öylesine bir zarar vermiştir ki, ne geçmişte Oslo görüşmelerinin basına sızdırılması, ne İmralı sakiniyle yapılan görüşmeler, ne de Kandil'e MİT'çilerin gitmesi toplumda bu kadar tepki uyandırmış, terörün bitmesine yönelik son sürece bu kadar zarar vermişti.
Hakan Þükür, İmralı ile yürütülen görüşmelere zaten "gıcık olan", bu konuda tedirginlikler yaşayan, ne düşüneceğini henüz tam olarak kestiremeyen ama olan bitenden çok memnun olmadığını gizlemeyen, çözüm arayışlarında başvurulan yolları hoş görse de bunun sonuçlarından kaygı duyanların tamamını bir anda "karşı tarafa" itiverdi.
Ne Bahçeli'nin çıkışları, ne MHP'nin tavrı, ne ulusalcıların aleyhte söylemleri, ne de medyadaki "tedirgin edici" yazı ve yazarlar, Hakan Þükür'ün yarattığı etkiyi yaratmıştı.
Hakan Þükür, "Ben de Türk değilim" diyerek bir anda "mozaiğin ne kadar parçalanabilir" veya "parçalanmaya müsait" olduğunu göstermekle kalmadı, bazılarının "mozaiği parçalamaya meyilli" tavrını da gösterdi.
Bir anlamda "paranoyaları" tetikledi.
Bana sorarsanız bu süreç Türkiye'yi parçalanmaya falan götürmez.
Tam aksine parçalanmasını engelleyecekse ancak bu çabaların sonuca ulaşması engeller.
Bu çabalar da ancak PKK'nın mevcut lider kadrosu hayattayken sonuç verebilir.
Ama Hakan Þükür'ünki gibi "akım derken" tarzı konuşmalar "çözüme karşı olanların", en azından barışçı çözüme karşı olanların tezlerini güçlendirir.
Çünkü bir kere birileri çıkıp "Ben de bilmem neyim" diye konuşmaya başlarsa, bu topraklarda hepimizin "aslında bilmem ne" olduğu yolunda bir algı oluşmaya başlar.
Önemli olan kökünde bilmem ne olmamız değil, bugün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğumuzu söylememiz ve bundan gurur duymamızdır.
Moda olacağını umarak "etnik kökenlerimizi" saymaya başlarsak hangimizin ne olduğu ya da ne olduğumuzu anamıza mı babamıza mı dayandıracağımıza kadar birçok çetrefilli sorunla karşılaşacağımız gibi, ortak değerleri bulmakta da hayli güçlük çekeriz.
O yüzden bugün etnik olarak "ne olduğumuz" değil, Türkiye Cumhuriyeti'nin onurlu vatandaşları olarak "Türk olmakla" gurur duyup duymadığımız önemlidir.
Bundan en fazla gurur duyması gereken ve Türk bayrağını yıllarca göğsünde taşıyan Hakan Þükür'ün bunu hepimizden daha iyi anlaması gerekir.
Hakan Þükür unutmamalıdır ki, hem milli takımda, hem de sarı kırmızılı formada göğsündeki bayrak "Boşnak" bayrağı değildi.
Hakan Þükür kendi kendine çıktı “aslında Türk değilim” dedi.
Sonra da, Hakan Þükür aslında Türk değilmiş diyenlere kızdı.
“Vicdansızlar” dedi.
*
Çok vicdansız şu Türkler...
*
Turgut Özakman hocamızın bi kitap daha yazması şart oldu artık:
“Þu çılgın vicdansızlar!”
*
Þaka bir yana...
Nutuk’a el konuldu.
Suç delili sayıldı.
Atatürk’ün, Türk milleti kavramını anlattığı ve bizzat kendi elyazısıyla notlar düşerek hazırlattığı Medeni Bilgiler kitabı, Ergenekon iddianamesine girdi. Silivri’deki duruşmada, irticayla mücadele faaliyetlerinde kullanılan suç delilleri salondaki ekrana yansıtıldı, görüntüler arasında Atatürk’lü afişler vardı. Kızılay’da stant açıp, Atatürk siluetli önlükler giyen öğrenciler hakkında, Kabahatler Kanunu’ndan işlem yapıldı. Cumhuriyet Bayramı için Ankara’ya gelen otobüsler, durduruldu, Atatürk posteri arandı, Atatürk posteri bulunan otobüsler, ıvır zıvır gerekçelerle trafikten men edildi. Türk bayraklarıyla Cumhuriyet Bayramı yürüyüşüne katılanlara biber gazı sıkıldı, tazyikli su sıkıldı, 73 yaşındaki kadıncağızın kaburgaları kırıldı. BDP’nin bulunduğu binaya Türk bayrağı asan vatandaşlar, tutuklandı.
*
Aynı ülkede...
Bodrum’a tatile gelen turist, omzuna Türk bayrağı yapılmasını istedi. Dövmeci, Türk bayrağı yerine PKK bayrağı kazıdı. Turist şikâyetçi oldu, dava Yargıtay’a gitti... Yargıtay suç değil dedi.
*
Bi Fransız, bi İngiliz, bi Alman, bi Türk, trenle seyahat ediyorlarmış; Türk olanı, çok rica edicem, bundan böyle fıkralarınızda bana Türk demeyin demiş...
İş bu hale geldi.
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum