260 visiteur(s) et 0 membre(s) en ligne.
  Créer un compte Utilisateur

  Utilisateurs

Bonjour, Anonyme
Pseudo :
Mot de Passe:
PerduInscription

Membre(s):
Aujourd'hui : 0
Hier : 0
Total : 2270

Actuellement :
Visiteur(s) : 260
Membre(s) : 0
Total :260

Administration


  Derniers Visiteurs

administrateu. : 18h22:35
murat_erpuyan : 18h24:59
SelimIII : 1 jour, 07h49:31
Salih_Bozok : 3 jours
cengiz-han : 4 jours


  Nétiquette du forum

Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.


Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - Bernard Henry Levy Erdogan'in hedefindeki isim
Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum Forums d'A TA TURQUIE
Pour un échange interculturel
 
 FAQFAQ   RechercherRechercher   Liste des MembresListe des Membres   Groupes d'utilisateursGroupes d'utilisateurs    

Bernard Henry Levy Erdogan'in hedefindeki isim

 
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Actualités, en particulier de la Turquie
Voir le sujet précédent :: Voir le sujet suivant  
Auteur Message
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11178
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 22 Aoû 2013 1:16    Sujet du message: Bernard Henry Levy Erdogan'in hedefindeki isim Répondre en citant

Bernard Henry Levy Erdogan'in hedefindeki isim!
Yorumsuz, sadece Fransa ile Turkiye'yi ilgilendirdigi için burda yer bulmaya layik.


Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Raskolnikoff
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 09 Oct 2007
Messages: 3474
Localisation: Somewhere in the world

MessagePosté le: 24 Aoû 2013 13:14    Sujet du message: Répondre en citant


'Erdoğan'ın açıklamaları acınası'

Erdoğan’ın suçladığı Fransız düşünür Bernard-Henri Levy Cumhuriyet’e konuştu .

Duygu Güvenç

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın üç gündür hedefinde yer alan, Mısır’daki darbenin sorumlusu olarak gsöterdiği Fransız düşünür Bernard-Henr Levy, tüm iddialara yanıt verdi.



Cumhuriyet’in sorularını yanıtlayan Levy’nin Başbakan Erdoğan’ın suçlamalarına karşı yanıtları şöyle:
Citation:



- Mısır’daki yönetim değişikliğinden dolayı neden Erdoğan’ın sizi suçladığını düşünüyorsunuz?



Sayın Erdoğan sayıklıyor. Fransa’da aklını kaybettiği ve saçmaladığı konuşuluyor. Fransa’da ve ABD’de herkes ona gülüyor artık.



- Bir ülkedeki yönetimi değiştirecek gücünüz var mı?



Tabii ki hayır! Zaten bu yüzden bu tutum gülünç ve hatta acınası. Klasik bir şema bu. Anlamadığınız bir fenomenle karşı karşıyasınız. Soğukkanlılığınızı yitiriyorsunuz. Büyük umut ve hırslarınızın olduğu Müslüman Kardeşler de devriliyor. Ve bu sırada basit ve şeytani bir sebep arıyorsunuz. Ve bu nedenler arasından, asla eskimeyen Siyon Tarikatı’ndan başkası da yükselemezdi, ki Sayın Erdoğan’ın rejiminde bu tarikatı bir bestseller olarak görüyoruz. Tüm bunlar içler acısı.



- İsrail’in Mısır’da askerleri desteklediği doğru mu?



Belki de. Bir bilgim yok. Ama İsrail İsrail’dir, ben de benim. Erdoğan’ın saçma saldırısını yaptığı gün benim Avrupa ve Avrupa dışındaki gezetelere Kahire’deki katliama karşı nasıl bir dehşet içinde olduğumu yazdığım bir yazımın yayımlandığı gündü.



- O konferanstaki mesajınız neydi?



Benim söylediğim, büyük bir halkın -ki Mısır halkı büyük bir halktır- bir tarafta Mübarek’in generallerinin dönüşü ile diğer tarafta kadınlardan ve tüm özgürlüklerden nefret eden sakallı İslamcılardan başka bir seçeneğinin olması gerektiğidir. Bu benim kişisel konumumdur ve Mısır toplumunun bugünkünden iyi olabileceğini düşünmemden kaynaklanmaktadır.



- Bu konferansı hatırlıyor musunuz?



Tabii ki hatırlıyorum. Tel Aviv Üniversitesi’nde o zaman daha bakan olmamış olan Sayın Livni ile bir akademik tartışmaydı. Prensipler üzerine bir tartışmaydı.



- Konferansta verdiğiniz ana mesaj neydi?



Esas mesajım; demokrasilerin Arap Baharı’ndan korkmamaları gerektiğiydi. İsrail de bir demokrasi olduğuna göre mesajım İsrail hükümetine de bir mesajdı aslında. Özgür ülkelerin, başka halkların, hele ki komşu halkların, özgürlük meşalesini ellerine aldıklarını görmeleri her zaman iyidir. İsrail’e komşu bir Filistin devletinin kurulmasından yana birisi olarak hep “Korkmayın; Arap baharlarının sunduğu bu tarihi fırsatı değerlendirin” dedim.



- Siz Müslüman Kardeşler’in seçilseler de yönetemeyeceğini söylediniz mi?



İdeolojileri göz önüne alındığında, diğer ideolojileri bitirmek için iktidara el koyacaklarının net olduğunu söyledim. Gittikçe totaliterleşen bir din devleti kuracaklarını ve devlete ve yönetim kademelerine sızacaklarını, en sonunda da onları iktidara taşıyan demokrasiyi ortadan kaldıracaklarını söyledim.



- Nasıl bildiniz?



Saklamıyorlardı ki. Seçimler, demokrasi onlar için iktidara gelmenin bir aracıydı sadece. Müslüman Kardeşler hep böyleydi. İslamcılar hep böyleydi.



- Demokrasinin sadece sandıktan ibaret olmadığını mı söylediniz orada?



Etkileşimli, izleyicilerin de sorularıyla katıldığı heyecanlı bir tartışmaydı. O nedenle ne söylediğimi tam olarak hatırlayamıyorum ama ‘evet’. Demokrasi sadece seçimler demek değil, bir değerler birliğidir. Bunların başında da düşünce özgürlüğü, fikirlerin çokluğu, laiklik, hukukun üstünlüğü gelir.



- Seçimler demokrasi için şart mı?



Demokrasi tabii ki seçimsiz olmaz. Ancak tekrar ediyorum; demokrasi aynı zamanda açık ve çoğulcu bir toplumun oluşturulması, düşünce özgürlüğü, din özgürlüğü, örf âdet özgürlüğü gibi bireysel özgürlüklere saygıdır. Demokrasi aynı zamanda çatışmaların düzenlenmesi ve çözümlenmesidir. Özellikle sınıf çatışmalarının hukuk kuralları aracılığıyla çözüme kavuşturulmasıdır. Demokrasi yandaş olmayan, mezhebe dayanmayan bir yönetimdir. Ayrıca iktidardaki partinin, muhalefete ve azınlıklara saygı duyduğu bir rejimdir demokrasi. Saydıklarımın Müslüman Kardeşler’e ne kadar pahalıya patlayacağını anlıyor musunuz?



- Mısır’daki darbe miydi? İyi darbe ile kötü darbe arasındaki fark nedir?



“İyi” darbe fikrini sevmiyorum ama yine de onun da bir örneği var; o da 25 Nisan 1975’teki Lizbon darbesi. Askerler, Salazar sonrası diktatörlüğü devirdiler. Ben de oradaydım, orada yaşananlara birinci elden tanık oldum. Bu darbe kan dökülmeden yapıldı, komutanların halkla el ele olduklarını ve demokrasiyi yeniden kurduklarını gördüm. Bugün Kahire’de olanlar bundan çok uzak.



- Sizce Yahudi kimliğinizle Müslüman Kardeşler’i sevmemeniz arasında bir bağ var mı?



Evet Yahudiyim, inancım çok derin. Ama sizi hayal kırıklığına uğratmak pahasına söylemem gerekir ki, düşmalığımın temelinde Yahudi olmamın yattığını düşünmüyorum. Müslüman Kardeşler’in tarihini biliyor musunuz? Ortaya çıkışlarını? 1928 yılında bir çeşit Arap Nazizmi olarak ortaya çıkıyorlar. Nazi görüşünün Avrupa’ya özgü olduğu anlatılır fakat bu yanlıştır. Arap Nazizmi de vardı ve ortaya çıkışı ilk Müslüman Kardeşler zamanında El Benna ile olmuştur. Bana göre bu bile Müslüman Kardeşler’e güvenmemem için yeterli bir sebeptir.



- Müslümanlar yeterince birlik mi olamadı?



Neden birleşilsin? Her ne pahasına olursa olsun birleşmek gerekli midir? Müslüman dünya en az medeniyetten oluşur; Arap, Pers ve Osmanlı. Ve en az iki büyük siyasi özlem vardır: Bir yandan barışa, demokrasiye, insan haklarına özlem; diğer yandan karanlık tarafın çekiciliği. “Birlik” adı altında tüm bunları birleştirmek menfaatimize midir? AKP tarafından paranoyak bir biçimde ifade edildiği gibi düşman bir dünyaya karşı “ulusal birlik” bahanesiyle kendini otoriterleşmeye bırakmak Türklerin yararına mıdır? Türkiye’de, İran’da ve Mısır’daki siyasi savaşta laik güçlerin, aydınlık çağın ve gelişmenin muzaffer olacağına inanıyorum.



- Erdoğan’ın bu sözlerinden sonra İsrail ve Türkiye arasındaki görüşmelerin devam etmesini bekler misiniz?



Evet, tabii ki. İki büyük ülke arasındaki ilişkiler kişiler çatışsa bile asla bitmeyecektir.



- İlişkiler Erdoğan yüzünden mi bozuluyor yani?



Evet, Erdoğan yüzünden. Þimon Peres’in ertesi gün özür dilemesine rağmen. Bakın Türklerin gerçekten de büyük bir sorunudur Erdoğan. Bunu bu kadar net dile getirdiğim için de bağışlayın lütfen. Türkiye’nin doğal ortaklarıyla ilişkilerinin normale dönmesi için, yani demokratik ülkelerle ve özellikle İsrail ile ilişkilerin düzelmesi için Erdoğan sayfasının artık kapanması gerekmektedir.



- İsrail istihbaratı ile bağınız var mı?



Ciddi misiniz?



- Bu soruyu soranlar var?

Bu soruları soranlar Orhan Pamuk ve Elif Þafak’ı mahkemeye yollayanlardır. Ya da büyük Hrant Dink’i vatan hainliği bahanesiyle öldürenlerdir. Her yerde olduğu gibi Türkiye’de de özgür entelektüellerin var olabileceğini algılayamayan sersem insanlar var. Ben bu entelektüellerden biriyim. Bu bağlamda İsrail’in var olma hakkını savunuyorum, Filistinlilerin devlet kurma hakkını savunduğum gibi. Kendi ülkemde antisemitizme karşı savaşıyorum, hem de SOS Racisme’e (ırkçılıkla mücadele eden bir örgüt) destek veriyorum. Fransa’da, Le Pen’e karşıyım ama esas Libya’da, devrimci Libyalı gençlerle beraber mücadele ederek hayatımı riske atarım. 1971 yılındakı Bangladeş seyahatimden ya da Afganistan’a duyduğum sevgiden, Bosna’da geçirdiğim yıllar ve hizmetlerimden sonra çok da gururlandığım bir şekilde Saraybosna fahri vatandaşı unvanı almış olmamdan ya da Sayın Erdoğan görmezden gelmeyi tercih etse de, Müslüman Kardeşler’e hiçbir sempati beslemesem de, Mısırlı askeri güçlerin yaptığı katliama karşı olan duruşumdan bahsetmiyorum bile.



- Mısır’da akan kan nasıl durdurulur?



Askerleri, Mısır’a askeri ya da başka yardımların hepsini kesmekle tehdit ederek. Sonrasında bu yardımları uluslararası gözetim altında, en yakın zamanda yapılacak özgür seçimlere yönlendirerek.



- Suriye’de olanlara ne diyorsunuz?



Suriye ayrı bir konu. Ne sonuç çıkarsa çıksın jenerasyonumuzun utanç kaynağı olacaktır. Uluslararası toplumun şimdiden yüz binden fazla ölüme sebebiyet vermiş olan bu katliama olan sessizliği ve eylemsizliği beni dehşete düşürüyor. Ve halkını yönetme meşruluğunu tamamen kaybetmiş Esad’ı devirecek bir askeri müdahaleyi de destekliyorum. Obama neredeyse günü gününe bir yıl önce kimyasal silah kullanımının aşılmaması gereken bir sınır olduğunu söylemişti. İşte bugün o sınırdayız. O sınır artık geçildi. Gaza maruz kalan, boğulan, acı çeken çocukların resimlerini görüyoruz ve hiçbir şey yapmıyoruz. Bu korkunç.



- Türkiye’nin Suriye politikasını nasıl değerlendiriyorsunuz?



Bizimki, hatta bütün Avrupa’ınki gibi hayal kırıklığı. Bosna’da olduğu gibi barbarlığa karşı özgürlük mücadelesinde liderlik pozisyonunda bir Türkiye bekleyebilirdik. Güçlü Türk ordusunun sınırındaki tampon bölgeleri ve ibadethaneleri Suriyeli siviller için güven altına almasını beklerdik ama bu olmadı. Ve sanki diktatörlerin yüce ortaklığını ortaya çıkarır gibi Erdoğan, demokrat ve sol kesimi cezalandırmayı, hoşnutsuzluğunu dile getirip protesto edenler üzerine ateş açmayı, acı çeken bir ulusa yardım etmeye katkıda bulunmaya tercih etti. Fransız bir entelektüelle uğraşmak yerine Esad’la ilgilense daha iyi yapar. Türkiye’nin düşmanı Bernard-Henri Levy değil, Esad’dır.



- Suriye’de Güvenlik Konseyi’nin Rusya ve Çin yüzünden harekete geçememesini nasıl değerlendiriyorsunuz?



O zaman Güvenlik Konseyi olmadan harekete geçilmeli. Sarkozy, Konsey’in onayını almamış olsaydı Libya için bu şekilde harekete geçecekti. Obama, Hollande, Erdoğan ve Arap Ligi ülkelerinin bugün bu katliamı durdurmak için yapması gereken budur.



- Erdoğan ile tanıştınız mı?



Hayır. Asla. Ama memnun olurum. Ankara’da ya da başka bir yerde. Tüm bunları onunla konuşmak isterim. Büyük bir ülkenin yöneticisinin “İsrail, Levy vasıtasıyla bu komploların merkezinde yer almaktadır” gibi saçma bir cümle kurmasına sebep olan nedenleri anlayabilmek isterim. Bu saçmalık gerçekten ilginç ve endişe verici. Bu kadar önemli bir insanın Nil kıyılarında yaşananlara sorumlu ararken böylesi çocukça açıklamalara başvurması kaygı verici.



- Çocukça doğru kelime mi?



Çocukça değilse antisemitik. Ki bu iki kelime iyi bir ikili oluşturuyor. Sayın Erdoğan, Mısır’da Müslüman Kardeşler’in temelini oluşturduğu bir Osmanlıcılık oyunu oynayan büyük bir çocuk. Aniden oyun bozuldu ve kral tepinmeye başladı ve asla eskimeyen Yahudi komplosu bahanesine sarıldı.



- Erdoğan’ı karizmatik buluyor musunuz? Sizce nasıl bir lider?



Bu kadar tarihi ve siyasi kültürü olan bir ülkeyi 12 yıl yönettiğine göre bir karizması vardır elbette. Ama sanırım artık onu kaybetti. Tekrar ediyorum kendisiyle tanışmadım. Fakat uzaktan hükümranlığının sonuna yaklaşan bir yönetici gibi gözüküyor, tüm yaptıkları, çalkantıları bunu gösteriyor.



- Onu bir diktatör olarak görüyor musunuz?



Gazeteci ve entelektüellerin tutuklanması... Kamu yararı bahanesiyle alkol satışlarının düzenlenmesi... Yazarlara, mizahçılara, piyanistlere yönelik hakaret dolu hükümler... Kürtlerin ve diğer azınlıkların baskılanması... Delilik derecesine varacak saplantıyla Ermeni soykırımının inkâr edilmesi ve hatta telaffuz dahi edilmemesi... Bunlar Devlet İslamcılığının, Osmanlılaştırılmış Putinizmin ve modernlikten korkunun harmanlanmış hali. Tüm bunlar göz önünde bulundurulursa, bana göre bir çeşit diktatörlük olarak yorumlanabilir.



- Türkiye’nin her geçen gün daha da yalnızlaştığını düşünüyor musunuz?



Evet. Fakat bu yalnızlık Erdoğan’ın tercihi. Modernliğe sırtını dönerek, Kemalizmin getirilerini bozarak, Ermeni sorununu inkâr ederek yalnızlaştı Türkiye. Ve bu; ülkenizin tarihi açısından bakacak olursak büyük bir hata.



- Bunun, danışmanlarının dediği gibi ‘değerli yalnızlık’ olduğunu düşünüyor musunuz?



Ben olsam bu lafı görmezden gelirdim. Bu cümle de zaten biraz evvel size söylediğimi onaylar nitelikte. Bir Osmanlı nostaljisi ile katı bir milliyetçilik anlayışı sonuçta yalnızlığı getiriyor. Türkiye’yi seviyorum ve daha iyisini hak ettiğini düşünüyorum.



- Batı’nın Türkiye’yi terk ettiğini düşünüyor musunuz?



Avrupa’nın Türkiye ile bir sorunu olduğu aşikâr. Ancak aşikâr olduğu halde çok bilinmeyen konu Erdoğan’ın Avrupa ile olan sorunu. Bu nedenle 12 yıldır Avrupa’ya sırtını sönmek ve bağlarını koparmak için elinden geleni yaptı. Batılı yöneticiler Erdoğan’a karşı çok düşmanca tavır almadılar. Paradoks da buradan doğuyor ya zaten. Ilımlı İslam konseptini Hıristiyan demokrasileri olan İtalya ve Almanya’ya benzeterek biz Avrupalılar ortaya attık. Fakat bugün görüyoruz ki bu ahlaki açıdan sakıncalı bir illüzyon yaratmış. Peki nasıl oldu da Erdoğan’ın İslamcılığı yanlış analiz edildi? Başta Avrupalı politikacılar, maneviyat ve mantıkla çeşitli uyarlamaların yapılabileceği değerlendirmesinde bulundu. Sonrasında ise gelecekte Orta Asya boru hattı vasıtasıyla enerji konusunda Moskova’ya muhtaç olunmayacağı fikri nedeniyle özgürlüklerin kısıtlanmasına, komşu Ermenistan’ın bastırılmasına, Sovyetler Birliği’nden ayrılan Müslüman cumhuriyetler üzerindeki etkinin artırılması politikalarına, tereddütsüz yerel otoritelere tam destek verilmesine gözlerimizi yumduk. Bu bizim sorumluluğumuz, yani Batı Avrupalıların ve bu iğrenç bir şey.

24 Ağustos 2013
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11178
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 25 Aoû 2013 1:15    Sujet du message: Répondre en citant



pour lire :
http://bit.ly/1717pVm
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11178
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 25 Aoû 2013 1:21    Sujet du message: Répondre en citant

Dans ce cas précis je conclue que le PM turc est entouré de conseillers mal informé, voire incompétent...
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11178
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 16 Oct 2014 21:22    Sujet du message: Répondre en citant

Iste benim genelde super ukela buldugum bu BHL de Erdogan gibi davranmis ! Iki zit bir yerde kesismis !!!

Bir dostumdan gelen e-postayi paylasayim

Citation:


Ermenilere yaranmak için piyesinde, aktör Jacques Weber e"Türkiye'nin Avrupaya girebilmesi için Ermeni soykirimini tanimasi gerekli"dedirten
Bernard-Henri Lévy yi, seyirciler cezalandiirdilar. Hotel Europe isimli tiyatro oyununa Sarkozy, Holland ve Valls in seyirci olarak gelmeleri bile tiyatro sevenleri ikna edemedi.

Sahsi ihtiraslari için Türkiye karsitligi yapan entellektuele demekki fransiz halki da ragbet etmiyor ! Onun seneryosunu da seyirciler yazmislar, 3 Ocak 2015 e kadar

oynanacak oyun, ilgisizlikten 16 kasim 2014 te son bulacak !....Kaldiki , Jacques Weber gibi çok taninmis bir aktör onun Avrupa konusundaki algilarina tercuman olduyordu,

Ara Toranyan da yakin zamanda kendisiyle roportaj yapmis, ermeni meselesine katkilarindan dolayi diyasporanin minnetlerini dile getirmisti .
Saygilarimla

http://www.armenews.com/rubrique.php3?id_rubrique=96

http://www.francetvinfo.fr/culture/spectacles/la-piece-de-bhl-hotel-europe-s-arrete-prematurement-faute-de-spectateurs_719723.html

Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Raskolnikoff
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 09 Oct 2007
Messages: 3474
Localisation: Somewhere in the world

MessagePosté le: 17 Oct 2014 17:01    Sujet du message: Répondre en citant

Evet, BHL genellikle yildirimlari üstüne çeken, orada burada sevilmeyen biri, ukala, çok bilmis oldugu, egosunun da oldukça gelismis oldugu kesin..

Ama Bosna savasinda, sirplara karsi bosnali müslümmanlarin yaninda yer alarak bosnaklara yapilan eziyetleri batida teshir etmesi de o kadar gerçek.

20'li yaslarimda, Ernst Fischer'in bir kitabini okumustum, "sanatin gerekliligi". hep aklimda kalmistir, bir yazi yayinlandigi anda "bagimsizligina kavusur". BHL'in belli bir anda bir yerde yazdigini dogru buluyorsak, yazari su veya bu nedenle begenmesek te, o denileni yazilani kötülememiz, hatta göz ardi etmemiz gerekmez.

Rte'ye karsi yazida, demokrasinin ne olup ne olmadigini, sadece seçim sandigina indirgenmeyecegini anlatmis. Bunu degisik forum ve internet sayfalarima tasidigimda birçok dostum Bhl'e ve ardindan da onu aktardigim için bana yüklendi...

Sevdigim yazarlar vardir, degisik konularda, özellikle siyasette kismen veya tamamen görüslerini benimsemesem de.; örnegin Orhan Pamuk. Bir çok romanini ve Istanbul anilarini büyük bir zevkle okudum. André Malraux'nun tüm romanlarini okudum gençligimde. Onlari yazan Malraux, sonralari "gaulliste" oldu, De Gaulle'ün bakani oldu, 68 protestocularina karsi sagci iktidara destek yürüyüsüne katildi. Bu, onun yazdiklarinin degerini mi azaltti? "Le Feu follet" yazari Drieu la Rochelle, gerçeküstücülükten fasizme, nazi isbirlikçiligine kaydi, ama bu onun edebi degerini azaltti mi? Adi geçen romani bir kaç yil önce bir norveçli bir yapimci yeniden beyazberdeye uyarladi. "Gilles" romanini da sevmistim. Iki savas arasinda Malraux ve Nizan'in o dönem havasini soldan aktardiklari gibi sag bakisla bize iletiyor. Ferdinand Céline'in "Voyage au bout du monde" u yazari fasist ve mizojin diye degersiz mi?

BHL'in de bir romani var, erotik temalar da içerir: 80'lerden kalma, "Le diable en tête".... Ilgiyle okumustum o yillarda....

Simdi kalkipta, BHL'in piyesi yeterli seyirci bulmadi bahanesiyle, "meger fransiz halki da ragbet etmiyor" demeyi tam safsata olarak niteledim. Fransiz halkinin yüzde kaçi tiyatroya ragbet eder, onlarin içinde de "entel" yönü agir basan piyeslere gidenlerin orani nedir?

Daha da ileri gidelim, burada bizim yazdiklarimizi kaç kisi okuyor? Cok az kisi okuyor diye degersiz mi yâni bunlar..Eger "esk os..uysa" bunlar da, o zaman kapatalim forumu amk!

Bu tür eften püften "argümanlar" da dogrusu hiç yakismadi buraya!
_________________
Родион Романович Раскольников
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
medar69
Advanced Expert
Advanced Expert


Inscrit le: 28 Fév 2012
Messages: 328
Localisation: annemasse74

MessagePosté le: 18 Oct 2014 16:03    Sujet du message: Répondre en citant

Pardonda BHL demokrasiyi birkaç özgürlük sayarak demokrasiyi değerlendirmiş,
Ondan biraz once de israili demokrasi olarak değerlendiriyor,
Ondan sonra da bu değerler içinde laikliği koymuş ,pardon ne zaman dan beri
İsrail laik bir ülke oluyor?
Somurgeci ne zamandan beri demokrat oluyo?
Açıkçası ca donne envie de vomir alors jai pas lu la fin
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Raskolnikoff
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 09 Oct 2007
Messages: 3474
Localisation: Somewhere in the world

MessagePosté le: 19 Oct 2014 10:35    Sujet du message: Répondre en citant

Yaziyi iyi okursan, Israil'in yasama hakkindan söz ediyor.
Elbette Israil'in "laik"ligi söz konusu olmasa da, çogulcu bir ülke oldugu da tartisilamaz. Arap azinligi temsil eden partiler parlementoda temsil ediliyor, örnegin, ve basin özgürlügü tartismasiz islerlik kazanmis durumda. Degisik dinler için de ibadet özgürlügü var. Oysa birçok arap ve müslüman ülke için bu hiç söz konusu degil.
Kuruldugundan beri, onu yoketmege azmetmis ülkelerle çevrili oldugu halde toplum bütününde demokrasiyi benimsemis, en agir savas sartlarini yasadiklari halde.
Unutmayalim ki, BM karariyla ve Türkiye'nin de onayiyla kurulmus bir ülke.

Benim yukaridaki mesajimin Israil'le ilgisi yok ayrica, ben BHL'yle ilgili olarak yazdim.
_________________
Родион Романович Раскольников
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
medar69
Advanced Expert
Advanced Expert


Inscrit le: 28 Fév 2012
Messages: 328
Localisation: annemasse74

MessagePosté le: 19 Oct 2014 13:51    Sujet du message: Répondre en citant

Rasko kardes ben sadece o anki dusuncemi aktardim,
Ayrica benim ulkemin cumhurbaskanina deli imaji vermek istemesi ayrica hosuma gitmiyor, su an cumhurbaskani kilicdaroglu dahi olsaydi yine ayni sekilde dusunurdum,

İsrail hakkında bu forumda yaptiginiz aktarmali dikkatlice okuyorum,
İsrailin ve yahudilerin tabiki yasama hakki var ,israilin bir BOP projesi yurutugu söylentilleri
İnsani anti shemite yapiyo, pekisoruyorum rasko kardes sizce israil gercekten bu projeyi
Tasarliyor mu? Rahatsiz eden bir soru ise cevap vermeye mecbur degilsiniz
Etmiyorsa bir sorum daha var bu ulkenin elinde kendini savunacak kadar askeri malzeme ve personnel var, peki bu ulkenin nukleer silahi olmasi bir hakksizlik degilmi?
Hadi dusuncenizi gercekten merak ediyorum ve saygi gosteriyorum,
İsrailin tampon bolge amacla degil ,kendi topragini sinirsiz gordugunden dolayi,
Sinir otesi lojman lar yaptiriyo sizce buda normal mi?

İnsanlarin israile karsi nefreti sizi rahatsiz ediyorsa bilin ki bu uc konu yuzunden,
Yani bütün bunlardan sonra bu insanları sevme deseni kaldıysa nolur soyleyin
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13616
Localisation: Paris

MessagePosté le: 19 Oct 2014 15:48    Sujet du message: Répondre en citant

medar69 a écrit:

...
israilin bir BOP projesi yurutugu söylentilleri
İnsani anti shemite yapiyo, pekisoruyorum rasko kardes sizce israil gercekten bu projeyi
Tasarliyor mu? Rahatsiz eden bir soru ise cevap vermeye mecbur degilsiniz
...


Ay Medar Bey siz bu soruyu BOP'un esbaskani oldugunu ilan eden kisiye yoneltsenize. Esbaskandan baska kim iyi bilebilir?

Israil ile ilgi tartisma bu topik için "hors sujet"!
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Raskolnikoff
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 09 Oct 2007
Messages: 3474
Localisation: Somewhere in the world

MessagePosté le: 19 Oct 2014 22:13    Sujet du message: Répondre en citant

Medar kardesim, Cengiz'in önerisini de göz önïnde tutup Israil konusunda bir baslik açalim, site yöneticisi yapsin, tercihan, orada diyalogumuza devam edelim. benim konum Israil degil, BHL ve bir yazarin yazilari ve kisiligi konusunda çesitlemem de ondan kaynaklandi..Yine görüsmek üzere, sanal ya da gerçek ortamda, saglikla, esenlikle kalmani dilerim.
_________________
Родион Романович Раскольников
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Montrer les messages depuis:   
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Actualités, en particulier de la Turquie Toutes les heures sont au format GMT + 2 Heures
Page 1 sur 1

 
Sauter vers:  
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum


Powered by phpBB v2 © 2001, 2005 phpBB Group Theme: subSilver++
Traduction par : phpBB-fr.com
Adaptation pour NPDS par arnodu59 v 2.0r1

Tous les Logos et Marques sont déposés, les commentaires sont sous la responsabilités de ceux qui les ont postés dans le forum.