413 visiteur(s) et 0 membre(s) en ligne.
  Créer un compte Utilisateur

  Utilisateurs

Bonjour, Anonyme
Pseudo :
Mot de Passe:
PerduInscription

Membre(s):
Aujourd'hui : 0
Hier : 0
Total : 2270

Actuellement :
Visiteur(s) : 412
Membre(s) : 0
Total :412

Administration


  Derniers Visiteurs

lalem : 6 jours
SelimIII : 8 jours
adian707 : 9 jours


  Nétiquette du forum

Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.


Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - AKP Türkiyesi...
Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum Forums d'A TA TURQUIE
Pour un échange interculturel
 
 FAQFAQ   RechercherRechercher   Liste des MembresListe des Membres   Groupes d'utilisateursGroupes d'utilisateurs    

AKP Türkiyesi...
Aller à la page Précédente  1, 2, 3 ... 58, 59, 60 ... 67, 68, 69  Suivante
 
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque
Voir le sujet précédent :: Voir le sujet suivant  
Auteur Message
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 01 Nov 2016 2:07    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:


Emre Kongar
ekongar@cumhuriyet.com.tr Son YazısıTüm Yazıları
Cumhuriyet’e operasyon günü
Paylaş
Kaydet Kaydettiklerim
01 Kasım 2016 Salı
75 yaşına geldiğinde, daha 19 yaşında üniversite birinci sınıf öğrencisiyken, demokrasiyi askıya alan DP iktidarının polisi tarafından, fakültesinde üzerine ateş açılan çilekeş bir akademisyen-yazar...

Gazetesine operasyon yapıldığını, yöneticilerin, yazarların gözaltına alındığını duyunca ne yapar?

***
Gözaltına alınacağı ihtimalini düşünerek hazırlanır:

Hemen aceleyle, her sabah almak zorunda olduğu ilaçlarını içer...

Duşunu yapar...

Giyinir....

Gözaltına alınırsa, yanında götürmesi gereken ilaçlarını toparlar...

Ve bilgisayarının başına oturur, o günkü yazısını düşünmeye başlar.

Aslında sonucu belirsiz ve ne işe yaradığı da pek bilinmeyen bir çabadır bu:

Yazıyı bitirebilecek midir?

Bitirebilirse gazeteye yollayabilecek midir?

Yazı gazeteye ulaşsa, Cumhuriyet yarın sabah çıkabilecek midir?

Yarın gazete çıksa, yazı da yayımlansa Türkiye’de ne değişecektir; 40 yılı aşkın yazı yaşamında yazdığı kitaplar, makaleler, köşe yazıları ne işe yaramıştır?

Ama sonra silkinir ve kendi kendine mırıldanır:

“Ben yazılarımı, bütün yaşamımla bile bu dünyada hiçbir şeyi etkileyemeyeceğimi bilerek umutsuzca, ama tek bir makale ile tüm dünyayı değiştirebilecekmiş gibi bir sorumlulukla yazıyorum.” (Demokrasi ve Laiklik, s.87)

***
Bu yazıyı yazarken, bir an, “Deja vu” denilen “Ben bunu yaşamıştım” hissine kapıldım:

28-29 Nisan 1960, 27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980, 24 Ocak 1993, 2 Temmuz 1993, 21 Ekim 1999 ve daha nice unutulmaz uğursuz günler, böyle olayları toplumcak yaşadığımız ve benim iliklerime kadar etkilendiğim tarihlerdi.

Derken, 31 Ekim 2016 sabahı, 21 Mart 2008 tarihinde, Cumhuriyet Gazetesi’nin Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı ve İmtiyaz Sahibi, sevgili dostum İlhan Selçuk’un Silivri davaları dolayısıyla evinden gözaltına alındığı gün hissettiklerimi aynıyla yaşadığımı fark ettim:

Hukuk ve adalet adına büyük bir isyan...

Gözaltına alınanlar adına büyük bir üzüntü...

Rejim adına büyük bir hüzün!

O zaman İlhan Bey’in sağlığı için endişelenmiştim...

Þimdi çok ciddi hastalıklar geçirmiş ve geçirmekte olan Hakan Kara, Aydın Engin ve Hikmet Çetinkaya’nın sağlıkları için kaygılanıyorum.

***
Özgürlüğümden mahrum bırakılma olasılığını hissedince önce mideme kramp giriyor, sonra garip şeyler üşüşüyor zihnime:

Hay Allah keşke sigarayı bırakmış olmasaydım.

Kahve içmem gerek, evde yeterince kahve var mı?

Yarın ay başı, nerelere hemen ödeme yapmalıyım?

Eşim uzakta, şimdi çok telaşlanır.

Çocukların üzülmesini nasıl önlerim?

İlaçlarım yeter mi, yedek kaç kutu ilaç almalı?

Eve aramaya gelirlerse avukat çağırmalı mı; ama gazetenin avukatlarını da tutukladılar galiba?

Bugünkü yazıyı ne yapmalı; bu durumda yazı yazılır mı?

Bir sürü randevu vardı, hepsini iptal etmeli; sonra insanlara ayıp olur!

Götürürlerse yanıma okumak için hangi kitabı almalıyım?

15 Temmuz üzerine yazmaya başladığım son kitabımı bitirmeye fırsat olacak mı acaba?

İlhan Başgöz olsa “Bu kaçıncı tehdit ya huuu” derdi; yeter artık be!

Gözaltına alınanlar arasında hastalar var, yazık, çok yazık! (Sağlamların gözaltına alınması yazık değil mi???)

Yani abuk sabuk, garip, takıntılı düşünceler işte!

***

Hayır; bu, demokrasi filan değil...

Bu, FETÖ veya PKK terör örgütleriyle mücadele filan da değil...

Bu, yıllardır yazdığım, vurguladığım, toplumu uyarmaya çalıştığım gibi, resmen demokrasiye yapılan sivil bir darbenin ta kendisi!


Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 02 Nov 2016 0:34    Sujet du message: Répondre en citant

AKP iktidarindan yarginin ne hale geldiginin bir gostergesi daha

1) Sort giydi diye otobuste kiza tekme atan mahkemeden pismis kelle gibi siritarak çikiyor ve serbest birakiliyor...

https://66.media.tumblr.com/bb2c64e7f83bf30026e1fdc1dbd4640b/tumblr_ofzgrjGIbr1s56i1ho1_540.jpg

www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/624632/Tekmeci_saldirgana_y ine_tahliye..._Aysegul_Terzi__Benim_olmemi_bekliyorlar.html

ek olarak
http://www.cumhuriyet.com.tr/video/video/624798/_Firtina_kopartiliyor__sozune_Sirin_Payzin_dayanamadi__Bu_nasil_bir_adalet_sistemi.html



2) CHP liderine RTE'nin oglu hakaret davasi açiyor ve mahkeme Kiliçdaroglunu savunmaya çagiriyor, zaten milletvekili dokunulmazligi olmasa hemen tutuklarlardi...
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/624657/Kemal_Kilicdaroglu_ifadeye_cagrildi.html


ve

Reise boyle konusmazsin diyor CHP milletvekiline kursun sikiyor...
https://onedio.com/haber/bulent-tezcan-i-yaralayan-saldirganin-ifadesi-737312
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 07 Nov 2016 0:49    Sujet du message: Répondre en citant

Fethiyespor'a 'Nazım Hikmet' cezası
cumhuriyet.com.tr Yayınlanma tarihi: 03 Kasım 2016 Perşembe, 17:28



Amed Sportif maçına, dostluğa vurgu yapmak için Nazım Hikmet'in, "Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine. Bu hasret bizim" dizelerinin yazılı olduğu pankartla çıkan Fethiyespor'a PFDK'dan beş bin TL ceza geldi.



Futbol Disiplin Kurulu (PFDK), Spor Toto 2'nci Ligi Beyaz Grup'ta pazar günü kendi sahasında oynadığı Amed Sportif maçına, dostluğa vurgu yapmak için Nazım Hikmet'in, "Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine. Bu hasret bizim" dizelerinin yazılı olduğu pankartla çıkan Fethiyespor'u cezalandırdı.

PFDK, Fethiyespor'a müsabakaya izinsiz pankartla çıkıp talimatlara aykırı davrandığı gerekçesiyle 5000 TL ceza verdi.

Disiplin Kurulu ayrıca, 2'nci Lig Beyaz Grup'ta pazar günü Hacettepe karşılaşmasında kırmızı kart gören Bucasporlu Emre Özkan'a hakeme yönelik hakareti ve ihraç sonrası sportmenliğe aykırı hareketi nedeniyle 4 maç ve 6000 TL ceza verdi. 3'üncü Lig 1'inci Grup'ta Kızılcabölüksporlu Cihat Kahraman, 3 maçtan men ve 1500 TL'yle cezalandırdı. PFDK, ayrıca Göztepe, Karşıyaka, Bucaspor, Menemen Bld ve Kızılcabölükspor'a değişen oranda para cezası da verdi.


YÜCE ATATÜRK YAZISI GÜNDEM OLMUÞTU

Fethiyespor, 2013-14 sezonunda Ziraat Türkiye Kupası'nda Fenerbahçe'yle deplasmanda oynadığı maçta futbolcularının giydiği tişörtlerle de gündem yaratmıştı. Lacivert-beyazlı futbolcular, 4 Aralık 2013'te oynanan karşılaşmada seramoni esnasında üzerlerine giydikleri tişörtlerle yan yana durarak, "Yüce Atatürk" yazısı oluşturmuştu. Fethiyespor, o maçın ardından mesaj içeren tişört giyerek talimatlara aykırı davrandığı gerekçesiyle PFDK'ya sevkedilmiş ancak ceza almamıştı.

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/futbol/625658/Fethiyespor_a__Nazim_Hikmet__cezasi.html
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 07 Nov 2016 2:09    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:


(...)



KARDEÞLİK VE HÜRRİYET Mİ? AMAN HA!

PROFESYONEL Futbol Disiplin Kurulu, Fethiyespor’a iki sezon önce kesemediği cezayı bu kez “zamanın ruhuna uygun olarak” kesme fırsatı buldu ve 5 bin lira ceza verdi.

Fethiyespor oyuncuları, iki sezon önce Fenerbahçe maçına çıkarken “Yüce Atatürk” yazılı tişörtler giydikleri için cezalandırılmak istenmişti.



O günkü kamuoyu tepkisi o cezanın iptalini sağlamıştı.



Þimdi bu cezanın nedeni Fethiyespor’un, Amedspor maçına çıkarken taşıdığı pankart. Pankartta Nâzım Hikmet’in bir dizesi yazılıydı:



“Yaşamak, bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine. Bu hasret bizim!”



Ülkenin batısındaki bir küçük kentin futbol kulübü, ülkenin doğusunda itilip kakılan, seçilmiş temsilcileri hapse atılan bir kentin takımıyla maça çıkıyor ve böyle bir dileği pankarta yazıp sahaya çıkıyor.



Ne büyük bir suç!



“Zamanın ruhunu” anlayamamışlar belli ki.



“Kardeşlik”, “hürriyet” gibi kavramlar bu zamanda geçerli kavramlar değil.



Çünkü muktedirin kardeşlikten anladığı hürriyet ile ilgili bir kardeşlik kavramı değil.



O çatışmadan besleniyor, kamplaşmadan medet umuyor.

(...)





http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/mehmet-y-yilmaz_148/beyaz-toros-gunleri_40268919[/quote]
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 07 Nov 2016 2:10    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:


Beyaz Toros günleri
04.11.2016 Cuma
BÖYLE bir durum ile günün birinde karşılaşacağımız sürpriz değildi. Basit bir durum yani. Çarşamba gelirse, arkasından perşembe gelir!

BÖYLE bir durum ile günün birinde karşılaşacağımız sürpriz değildi. Basit bir durum yani. Çarşamba gelirse, arkasından perşembe gelir!



Milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasının ardından, günün birinde HDP’li milletvekillerinin tutuklanmalarını beklemek gerekiyordu, o gerçekleşti.



Sadece zamanını kestiremiyorduk.



Demek ki onun için de Cumhurbaşkanı ile MHP Genel Başkanı’nın bir minik zirve toplantısı yapması gerekiyormuş.



Böylece “Beyaz Toros günleri”ne dönmüş bulunuyoruz.



“Beyaz Toros günleri”nde milletvekilleri, TBMM’den toplanıp kafalarından bastırılarak polis araçlarına bindirilmişlerdi.



Þimdi bir gece yarısı kapıları kırılarak toplandılar.



Bu operasyonlardan sonra “Dağdaki çobanın oyuyla profesörün oyu bir mi” diyenlerin kulaklarını çınlatmak gerekiyor.



Belediyelere devlet memurlarından kayyum atanmasından sonra milletvekillerinin de hapse tıkılmalarıyla o noktaya gelmiş bulunuyoruz:



“Diyarbakır’daki Kürt’ün oyuyla, memleketin başka yerlerindeki Türk’ün oyu bir mi?”



Demek ki değilmiş.



Bir demokrasinin olmazsa olmaz koşullarından biri serbest seçimlerdir.



Diğer olmazsa olmaz koşul da kuvvetler ayrılığıydı.



Kuvvetler ayrılığına veda edeli çok olmuştu, şimdi serbest seçimlerle halkın oyunu alarak milletvekili olanları da hapse tıkarak bir diğer koşulu yok etmiş bulunuyorlar.



Artık temsil yeteneğinin bir bölümünü kaybetmiş bir Meclisimiz, bağımsızlığı ciddi şekilde zedelenmiş bir yargımız, yürütmenin emrinde paralize olmuş bir yasama organımız var.



Böylece siyasal İslamcılar ile Kürt milliyetçilerinin çok istedikleri bir noktaya gelmiş bulunuyoruz.



Birisi elindeki iktidar gücüyle her şeyi yapabileceğine inanıyor, diğeri onun her şeyi yapabilme gücünün yol açacağı sorunlarla kendi nihai hedeflerine varmanın planlarını yapıyor.



Bir kişinin her türlü gücü elinde toplama hırsı ve kararlılığı, Türkiye’yi bir meçhule doğru sürüklüyor.



(...)



YENİ RANT ALANLARI YARATMAK

CİHANGİR’deki Roma Parkı’na belediye bir “sosyal tesis” yaptırmak istiyor.



Hepsi 9 dönümlük bir park bu. Ve kentin o bölgesinde, insanların soluklanabileceği tek alan.



Belediye, o parkı yıllarca kendi kaderine bıraktıktan sonra birdenbire hatırlıyor ve bir “sosyal tesis” yapmak için inşaat makinelerini yolluyor.



Dün Cengiz Semercioğlu’nun köşesinde, parka yapılacak “sosyal tesisin” bir çizimi de vardı. Cengiz bu sosyal tesise neden gerek duyulduğunu soruyordu.



Orada gerçek bir parka ihtiyaç olduğunu, parktaki çocuk oyun alanının yeniden düzenlenmesi gerektiğini ve sosyal tesise ihtiyaç olmadığını yazıyordu.



Þöyle sormuş: “Neden ille de sosyal tesis? Neden küçük de olsa bir yapılaşma?”



Belediye, bu soruya dürüst bir yanıt vermeyecek tabii.



Yanıtı ben vereyim: Oraya bir sosyal tesis görüntüsü altında bir kafe yapılacak ve yandaş şirketlerden birine kiralanacak.



O şirket de orada çay, kahve, tost satarak işe başlayacak, sonra herkes alışınca o verandayı kapat, buraya bir kat çık, işi büyütecek, koyabileceği masaların sayısını arttıracak.



Bütün mesele yeni bir rant alanı yaratılmasıyla ilgili.



Orada birilerine para kazandıracak bir yer yapacaklar ki çarklar yağlansın, işler yürüsün.



O arada bir park yok edilmiş, o semtte yaşayanların böyle bir talebi ve beklentisi yokmuş, kimin umurunda!



Varsa rant, yoksa rant!





http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/mehmet-y-yilmaz_148/beyaz-toros-gunleri_40268919
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
SelimIII
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 30 Aoû 2007
Messages: 3006
Localisation: Paris

MessagePosté le: 07 Nov 2016 16:36    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:

AKP'li belediye katil için anma sempozyumu yaptı




Bahçelievler'de 7 TİP'linin katledilmesinin planlayıcısı olarak yargılanan ve kaçak olduğu sırada Susurluk kazasında ölen Abdullah Çatlı'nın ölüm yıldönümü için Nevşehir'de belediye ve valilik katkısıyla sempozyum düzenlendi. Sempozyuma, Bahçelievler Katliamı ile ilgili olarak, "5'ini ben 2 kişiyi Çatlı öldürdü" diyen Haluk Kırcı da katıldı.

Sempozyuma Çatlı’nın annesi Remziye Çatlı, kardeşi Zeki Çatlı, kızları Gökçen ve Selcen Çatlı katıldı. Sempozyumda Abdullah Çatlı’nın yaşamının anlatıldığı bir de sinevizyon gösterimi sunuldu. Abdullah Çatlı’nın büyük kızı Gökçen Çatlı, Nevşehir’de bu yıl düzenlenen anma programına katkı sağlayan valilik ve belediyeye teşekkür etti.

ADININ CADDEYE VERİLMESİNİ İSTEYECEKLER

Abdullah Çatlı’nın kardeşi Zeki Çatlı'nın, "Ağabeyim için bir imza kampanyası düzenledik. Hafta içi de Belediye Başkanına sunacağız ve Abdullah Çatlı’nın isiminin bir caddeye verilmesini istiyeceğiz" sözleri dikkat çekti.






http://www.cumhuriyet.com.tr/foto/foto_haber/627283/3/AKP_li_belediye_katil_icin_anma_sempozyumu_yapti.html
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
SelimIII
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 30 Aoû 2007
Messages: 3006
Localisation: Paris

MessagePosté le: 10 Nov 2016 20:17    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:


ABD'de sistem 'Türk tipi' olsaydı

Hurriyet 09.11.2016
Mehmet Y YILMAZ


BÖYLESİ başkanlara daha çok komedi filmlerinde rastlanırdı ama gerçek hayatta karşılıkları da vardı.
Böyle “operet başkanlarından” dünya çok gördü. Chavez vardı mesela. Kim Jong-Un hâlâ iktidarda. Saparmurat “Türkmenbaşı” Niyazov’u anmadan geçmek olmaz.

Þimdi fark, böyle bir tipin dünyanın en gelişmiş ülkelerinden birinde işbaşına gelmiş olması.

Irkçı, cinsiyetçi, cahil. Hem Yahudilere düşman, Hitler’i seviyor, hem de Müslümanlara düşman.

Ama işte gördüğünüz gibi ABD Başkanı seçilmeyi de başardı.

Buna demokrasinin bir cilvesi de diyebilirsiniz tabii.

Demokrat olmadan, demokrasinin kurallarından yararlanarak işbaşına gelmesine yani.

Böyle bir başkan ile dünyanın daha iyi yaşanabilir bir yer olamayacağını şimdiden söyleyebiliriz.

Ve doğrusunu isterseniz, ürkmemiz için de çok neden var.

Rusya’nın başında Putin, ABD’nin başında Trump! Kâbus gibi.

Memleketimizin başkanlık sistemi savunucuları için ders çıkartılması gereken bir örnek bu.

Bakın, hiç beklenmedik birisi bile bu sistemde başkan seçilebiliyor.

Ancak Amerikan sisteminde, bunun sakıncalarını ortadan tamamen kaldırmasa bile en aza indirgeyecek denge ve fren mekanizmaları var.

“Türk tipi başkanlık sistemi” değil yani.

Başkan, Kongre’ye hesap vermeden bir kuruş bile harcayamaz. Kongre onaylamadan bakan seçemez, büyükelçi tayin edemez. Kongre’yi ikna edemezse kanun çıkarttıramaz. Bizde yapmak istedikleri gibi “kararnamelerle” memleketi yönetemez. Attığı her adım yasama ve yargının denetimine açıktır.

Uzlaşmak, kurallara uymak zorundadır. Onun için böyle tiplerin başkan seçilmesinin yaratabileceği sakıncalar minimuma iner.

Başkanlık sistemi getirmek ve bunu sadece Recep Tayyip Erdoğan’ın isteklerine göre dizayn etmek isteyenler için iyi bir örnek bu.

Bakın böyle birisi bile başkan seçilebiliyor.

İnsanoğlu fani. Onun için Recep Tayyip Erdoğan, yüzlerce yıl başkan olacak diye düşünmeyin, böyle tiplerin de seçilebileceği gerçeğini ihmal etmeyin.

Denge ve fren mekanizması olmayan, güçler ayrılığına dayanmayan bir başkanlık sisteminin ürünlerinin Kim Jong-Un, Chavez, Türkmenbaşı gibi tipler olabileceğini aklınızdan çıkarmayın.



BİRİ YAPAR, DİÐERİ HESAP VERİR

AKP’liler, CHP hakkında suç duyurusunda bulunmuş, FETÖ ve PKK gibi terör örgütlerini destekliyorlar diye.

Cumhurbaşkanı da “Bedelini ödeyecekler” dediğine göre bugün yarın HDP’li milletvekilleri gibi CHP’li bazı milletvekillerinin de hapse tıkılacağını şimdiden söyleyebiliriz.

Güzel bir demokrasi deneyimi yaşayacağız yani.

İşin ilginci “Hesap verecekler” diyen, hiçbir şeyin hesabını vermeye yanaşmıyor.

Fetullahçı çeteyi o besleyip büyüttü.

“Aynı menzile farklı yollardan gidiyoruz” diye hoş gördü, KPSS sorularını çalıp devletin içine yuvalanmalarına göz yumdu. “Ne istedilerse” verdi. Bu çete mensuplarının açtığı davalarda savcılığı üstlendi. Bu çetenin içyüzünü anlatan kitap için “Kitap bazen bombadan tehlikelidir” dedi.

PKK terörü deseniz, durum farklı değil.

“Çözüm süreci”nde valilere emir verildi, “PKK’ya dokunmayın” diye. Valiler, askerin operasyon isteklerini geri çevirdi. PKK’nın kentlere silah depolamasına göz yumuldu.

Bunu nereden biliyorum? Cumhurbaşkanı kendisi söyledi:

“Çözüm Süreci içerisinde valilerimiz kendilerine verdiğimiz talimatlar gereği ciddi manada bu terör örgütlerine karşı şu andaki operasyonlara girmiyorlardı. Belki kendilerine çekidüzen verirler, belki bu şekilde devam etmezler, ama maalesef kendilerine çekidüzen vermediler. Tam aksine bu süreç içerisinde ne yazık ki bir hazırlık safhasının içerisine girdiler değerlendirmesinde bulunduk” dedi.

O dedi, o yaptı ama hesabı CHP’liler verecek! Ne güzel bir hayat!


Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 11 Nov 2016 3:38    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:

CANIMI SIKAN ÞEYLER

Galiba Türkiye'nin resmi parası artık dolar oldu

İktidar “hayal bile edilemeyeni yapıyoruz” diyerek hizmete soktuğu köprü, tünel gibi hizmetlerin kullanım bedelini hep “dolar üzerinden” açıklıyor.
İlk geçişi Erdoğan'ın yaptığı, yakında hizmete girecek olan Avrasya Tüneli'nin geçiş ücretinin de 4 dolar artı KDV olacağı bildirildi.

Neden dolar?

KDV'si de dolar mı olacak?

Belli ki her gün fiyat artışı yapmamak için doları baz alıyorlar, dolar arttıkça geçiş fiyatları da sürekli değişecek.

Çünkü bu tünel “devletin kasasından bir kuruş çıkmadan!” yapıldı ya ondan. Parasını devlet değil halk ödeyecek. Sanki halk ödeyince devletten bir kuruş çıkmamış oluyor. Yersek.

Peki Erdoğan'ın ismini andıran bir tuğra gibi düzenlenen “Türk Lirası” ne oluyor?

Hani artık dolar gibi, euro gibi sterlin gibi bir sembolü olan paramız vardı, artık bizim paramız da dünyada itibarlı paralar arasındaydı.
Onlar unutuldu gitti.

Dünya liderine sahip, süper güç olmuş, bütün dünyanın kıskandığı ve Erdoğan'ı devirmek için koalisyon kurduğu ülkemizde köprü ve tünel geçişleri dolar artı KDV.

Valla bu iktidar kimsenin hayal bile edemediğini yapıyor.



http://www.sozcu.com.tr/2016/yazarlar/can-atakli/diktatorlugu-amerikan-kovboy-filmlerindeki-gibi-saniyorlar-1437414
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
opak
Admin
Admin


Inscrit le: 02 Mar 2013
Messages: 150

MessagePosté le: 12 Nov 2016 16:48    Sujet du message: Répondre en citant

'Bu sefer muhalefete işgalci diyecekler'

CHP milletvekili ve sosyolog Prof. Dr. Sencer Ayata, milli-gayri milli bölünmesinin demokrasi ve laikliği savunanlara baskıyı artıracağını ve muhaliflerin artık işgalci diye nitelendirileceğini belirtti.


bkz :
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/siyaset/616862/_Bu_sefer_muhalefete_isgalci_diyecekler_.html#


Ve RTE tum CHP milletvekillerine dava açti...
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 19 Nov 2016 3:05    Sujet du message: Répondre en citant

Gülen ile dusman olundu ama din tarikat sarmali devam ediyor, simdi Feto'nun yerine Naksiler geçiyor, yani illa din somurusunu surdurmekten baska çareleri de yok.

Citation:



Nakşiler kamu spotu oldu

RTÜK, Aziz Mahmud Hüdai Vakfı tarafından düzenlenen “Nakşibendilik Sempozyumu” için hazırlanan reklam filminin, radyo ve televizyonlarda kamu spotu olarak ücretsiz yayımlanmasını, CHP ve HDP’li üyelerin itirazlarına karşın AKP ve MHP’li üyelerin oylarıyla “kamu yararı var” gerekçesiyle kabul etti.


Cumhuriyet 16 Kasım 2016 Çarşamba, 21:56

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), skandal bir kararla televizyonda tarikat reklamı yapılmasının önünü açtı. RTÜK, Aziz Mahmud Hüdai Vakfı tarafından düzenlenen “Nakşibendilik Sempozyumu” için hazırlanan reklam filminin, radyo ve televizyonlarda kamu spotu olarak ücretsiz yayımlanmasını, CHP ve HDP’li üyelerin itirazlarına karşın AKP ve MHP’li üyelerin oylarıyla “kamu yararı var” gerekçesiyle kabul etti.

Nakşibendilik geleneği içinde Erenköy cemaati vakıflarından biri olan Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı, 2-4 Aralık tarihlerinde düzenlenecek “Nakşibendilik Sempozyumu” için hazırladığı reklam filminin kamu spotu olarak yayımlanması için RTÜK’e başvurdu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yakınlığı ile bilinen Topbaş ailesinden Ahmet Hamdi Topbaş tarafından yönetilen vakıfın başvurusu, jet hızıyla incelenerek RTÜK üst kurulunun onayına sunuldu.

1986 yılında kurulan ve 2011 yılında Bakanlar Kurulu’nda “vergi muafiyeti” sağlanan Aziz Mahmud Hüdai Vakfı tarafından, Nakşibendiyye tarikatının kurucusu sayılan ve 14. yüzyılda yaşayan Bahaeddin Nakşibend’in “hayatı, görüşü ve tesirinin” ele alınacağı belirtilen sempozyum için 23 saniyelik bir reklam filmi hazırlandı. Filmde, “Asya ve Anadolu’nun manevi mimarı, Bahaeddin Nakşibend Hazretlerinin hayatı, görüşleri ve tesirinin ele alınacağı uluslararası Nakşibendilik Sempozyumuna bütün halkımız davetlidir” ifadeleri yer aldı. Ücretsiz olarak yayımlanması amacıyla başvurusu yapılan filmde ayrıca Aziz Mahmud Hüdai Vakfı, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ve İstanbul Tasavvuf Araştırmaları Merkezi logolarının da filmin sonunda bulunduğu tespit edildi.

Gerekçe ‘kamu yararı’

Yapılan incelemelerde 2016 yılında vakfın göndermiş olduğu spot film çalışması bulunmadığı belirtilirken, üst kurul oylaması öncesinde tarikat reklamının “kamuoyunda farkındalık oluşturacağı ve yayın kuruluşlarına tavsiye edilmesinde kamu yararı olacağı” görüşü savunuldu. RTÜK üst kurulunun gündemine getirilen talep, tartışmaların ardından CHP ve HDP’li üyelerin ret oylarına karşın, AKP ve MHP’li üyelerin ortak onayı ile kabul edildi. Vakfın, 2 Aralık’ta Haliç Kongre Merkezi’nde düzenleyeceği sempozyum açılışına protokol konuşması yapmak üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in de katılımının beklendiği öğrenildi.

Sempozyuma ayrıca Türkiye’den 13 üniversiteden öğretim üyelerinin yanı sıra, Yeni Zelanda, Hindistan, Özbekistan, Pakistan Makedonya ve Kırgızistan gibi ülkelerden akademisyenler konuşmacı olarak katılacak. Sempozyumun bilim kurulu ve tertip heyetinde Marmara Üniversitesi’nden çok sayıda akademisyen yer alırken Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Kâmil Yılmaz’ın da kurulda yer alması dikkat çekti. Sempozyum programında 3-4 Aralık tarihlerinde Bahaeddin Nakşibend ve tarikatı ile Nakşibendiliğin Orta Asya, Anadolu ve Balkanlar, Ortadoğu, Hint- Alt Kıtası’daki süreçleri ve tarikatın eğitim, düşünce ve sosyal ilişkileri tartışılacak.


Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
SelimIII
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 30 Aoû 2007
Messages: 3006
Localisation: Paris

MessagePosté le: 19 Nov 2016 13:07    Sujet du message: Répondre en citant

Adalet Bakani olacak adam; çocuk evlendirmeleri için ailenin, kuçugun de rizasi diyebilecek kadar kendini kaybetmis...

Yani 12 ya da 15 yasindaki çocuk 40 yasindaki herifle ben evlenmek istiyorum diyecek riza gosterecek... Yuh!

Dugun yapilmis, hediyeler verilmis, savci bile ordaymis denerek savunma yapiliyor. Iste tam AKP Turkiye'si imaji, kanunda boyle bir evlenme yok ama akanun adami dugunde hazir ve nazir.

AKP iktidarinin Turkiye'yi ne kadar kokusturdugunun bir ispati...
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
medar69
Advanced Expert
Advanced Expert


Inscrit le: 28 Fév 2012
Messages: 328
Localisation: annemasse74

MessagePosté le: 19 Nov 2016 22:32    Sujet du message: Répondre en citant

Salut tu sais pourquoi t'es pas crédible. Par ce que ils n' y a jamais ni un mot une critique sur des choses très graves exercés par des gens que tu appels oppositions ,des choses que tu ne peux voir nulle part ailleurs que en Turquie. Des gens que tu as toi même soutenu qui sont finalement derrière les bareaux. Des gens qui ont utilisés largent et le matériel de la état,pour soutenir une organisation terroriste reconnu mondialement, tu n à jamais écris la moindre critique contre l'inacceptable de ses gens et tu continue à t acharner contre akp .malheureusement cengiz han tu n'es pas assez juste en general.tu es juste un appareil anti akp malgré que tu peux dire parfois vrai .Tu n es pas juste .
T'es intentions deviennent alors douteuse.
Hadith armada similaires Yolande devant
Saygilarimla
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 20 Nov 2016 2:10    Sujet du message: Répondre en citant

Ortadan kaybolan medar69 yine ugramazmazlik edememis hala AKP'yi koruma çabasinda ve hep aykiri. Turkçe forumda Fransizca, Fransizca forumda Turkçe yaziyor...

Evet ezici çogunluktaki AKP'liden bir farki kendi gibi dusunmeyenlerin yazilarini da okuyabiliyor. Bu iyi bir erdem ama pek etkili olmuyor... Artik oyle bir algi ve kirli haber doneminde yasiyoruz ki genellikle inanmak istedigimizi, duymak istedigimizi bulup aliyor / okuyoruz, otekinden haberimiz yok. Bu konuyu guzel islemis Ozgur Mumcu :
http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/632764/Yilin_kelimesi.html

Neyse medar69 HDP'lilerin hapiste olmasindan duydugu sevinçle bana vurmus. HDP'lilerin hapiste olmasi mi baris getirecek, sorunlari cozecek. Bu ulke 2002 den beri AKP iktidarinin elinde ve ne gunlere geldigimiz de ortada... Ama gidisattan hep suçlu otekiler, Reis kandiriliyor ama hep sorumsuz ve sucsuz...

Herseyi bir yana birak, senin vicdanin nasil kaldiriyor, bir zamanlar herkesin uye olmasi istenen ogretmenin FG'nin sendikasinda olmasinda hapiste yatmasi, otekinin Zaman gazetesinde çalismasi ya da birisinin Bank Asya'da hesabi olmasi nedeniyle hapiste curudugu gibi malvarliklarina el konulmasi.... Ne istediler de vermedin diyene laf yok. Devlet arazilerine cemaatte pesekes ceken Belediye Baskanlarina ses yok. Bu mu ahak, bu mu vicdan...

Lozan'a laf atarken adalari Yunanistan'a terk eden, 780 bine sigmayiz deyip de Turkiye topraklarini terkedene laf yok.

Senin bu son yazini yazdigin andaki çocuklarin evlendirilmesini legallestirmek isteyenlere lafin yok...

Madem ilgileniyorsun, artik bu duruma dayanamayan muslumanligini one çikaranlar da var. Bir oku istersen :
http://biliyomuydun.com/islamci-ayd

Gecenin bu vaktinde içimi daha fazla karartmamak için burada durup bir nokta koyayim...
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 20 Nov 2016 2:23    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:


(...)

YAÞASIN İSTİKRAR!

- “CUMHURBAÞKANLIÐI sistemi” adı altında bütün denge ve fren mekanizmalarından arınmış bir yeni sistem kurmanın gerekçesi “istikrarlı yönetime olanak sağlaması”.

Yani Başkan’ı seçeceğiz ve o memleketi canı istediği gibi yönetecek.

Böylece de memlekete “istikrar” hâkim olacak, uçup gideceğiz!

Aslına bakarsanız 14 yıldır memleketimiz böyle yönetiliyor.

Bir kişi bütün kararları veriyor, hatta bazılarına “ne isteseler” bile verebiliyor, Meclis onun emrinde, yargı deseniz sözünden çıkmıyor.

Yani tipik bir istikrar tablosu var.

Ama nasıl olabiliyorsa bu istikrarlı ülkede, bazı askerler darbeye kalkıştılar. Uçaklar uçtu, tanklar yürüdü, masum insanlar öldü.

Bu istikrarlı ülkede, hâkim ve savcıların neredeyse yarısı hapiste ya da açığa alındı.

Polisin bir bölümü, askerin bir başka bölümü hapiste. Neredeyse pilot kalmadı.

Bu istikrarlı ülkede, paranın değerini korumak mümkün olmuyor, dolar, TL karşısında her gün yeni bir rekor kırıyor!

Sadece geçtiğimiz ağustos ayında 465 bin kişi işini kaybetti. Çalışabilir nüfusta her beş kişiden biri işsiz. Ama Allah’tan istikrar var!

O kadar istikrarlı bir ülke olduk ki memlekete gelen turistlerin dörtte biri gelmez oldu.

Görüyorum ki “istikrar” pek iyi bir sonuç vermemiş.

Acaba daha istikrarsız bir ülke olsaydık nasıl olurdu?

Mesela yargısı tam bağımsız bir ülke. Halkın seçtiği Meclis, yönetenleri sıkı sıkıya denetliyor, kanunları düzgün çıkarıyor. Ülkede şeffaf bir yönetim var, hesap verebiliyor filan.

Yani “istikrarsızlığın” her türlüsü mevcut bir ülke hayal edin.

Mesela Almanya! O kadar istikrarsız ki koalisyonla yönetiliyor.

Ya da Amerika. Orada da istikrarsızlık diz boyu. Başkan, kongrenin sıkı denetimi altında, yargıya cesaret edip de söz söyleyebilecek kimse yok.

Þimdi karar verin bakalım, hangi ülkede yaşamak, çocuğunuzu büyütmek istersiniz?

İstikrarlı Türkiye’de mi, istikrarsız parlamenter Federal Almanya’da mı, istikrarsız başkanlı ABD’de mi?


http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/mehmet-y-yilmaz_148/cuma-sohbeti_40282085
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
SelimIII
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 30 Aoû 2007
Messages: 3006
Localisation: Paris

MessagePosté le: 25 Nov 2016 11:29    Sujet du message: Répondre en citant

Ne istedilerse veren masum ve de aldadilmis, Mavili hain...

Iste gunumuz Türkiyesi

Citation:


25.11.2016 Cuma


MAVİLİ ÞİMDİ NE YAPSIN?



DÜN arkadaşımız Elif Ergu’nun Instagram hesabından (elifergudemiral73) paylaştığı bir haberi aktarmak istiyorum.



Hatırlar mısınız bilmem. Yıllar önce, bir telefon operatörünün “Kardelenler” diye başlattığı ve Doğu’da olanağı olmayan kız çocuklarını okutmayı hedefleyen bir sosyal sorumluluk projesi vardı.



Sonradan devlet el koyunca, şirket de bu projeden vazgeçti, nedenini tahmin etmek zor değil.



15 yıl önce o projeyle keşfedilen zeki ve çalışkan kız çocuklarından biri, Mavili Akbudak. 10 çocuklu bir ailenin kızı. Diyarbakırlı.



Mavili Akbudak, liseyi ve üniversiteyi bu destekle bitirip öğretmen olduktan sonra kendisini Doğu’daki kız çocuklarına karşı sorumlu hissetmiş. Kendisi gibi olanakları sınırlı ya da hiç olmayan küçük kızların kaderini değiştirebilmek için!



15 Temmuz’dan sonra çıkarılan kararnamelerden biriyle öğretmenlikten atılmış, çünkü suçu büyük: Eğitim-Sen üyesi olmak.



Sen misin muhalif sendikaya üye olan? Darbe bahanesiyle çıkardıkları KHK ile atıvermişler memuriyetten.



Elif şöyle yazıyor: “Türkiye’nin geleceği genç kızlara örnek Mavili şimdi ne yapacak? Varsa ve
recek aklınız yazın bana. Ne FETÖ’cü, ne PKK’lı Mavili, o bir Kardelen.”





http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/mehmet-y-yilmaz_148/darbe-gunu-kayip-saatlerin-esrari_40287745
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Montrer les messages depuis:   
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque Toutes les heures sont au format GMT + 2 Heures
Aller à la page Précédente  1, 2, 3 ... 58, 59, 60 ... 67, 68, 69  Suivante
Page 59 sur 69

 
Sauter vers:  
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum


Powered by phpBB v2 © 2001, 2005 phpBB Group Theme: subSilver++
Traduction par : phpBB-fr.com
Adaptation pour NPDS par arnodu59 v 2.0r1

Tous les Logos et Marques sont déposés, les commentaires sont sous la responsabilités de ceux qui les ont postés dans le forum.