308 visiteur(s) et 0 membre(s) en ligne.
  Créer un compte Utilisateur

  Utilisateurs

Bonjour, Anonyme
Pseudo :
Mot de Passe:
PerduInscription

Membre(s):
Aujourd'hui : 0
Hier : 0
Total : 2270

Actuellement :
Visiteur(s) : 308
Membre(s) : 0
Total :308

Administration


  Derniers Visiteurs

administrateu. : 19h26:21
murat_erpuyan : 19h28:45
SelimIII : 1 jour, 08h53:17
Salih_Bozok : 3 jours
cengiz-han : 4 jours


  Nétiquette du forum

Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.


Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - Tayyipland'dan...
Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum Forums d'A TA TURQUIE
Pour un échange interculturel
 
 FAQFAQ   RechercherRechercher   Liste des MembresListe des Membres   Groupes d'utilisateursGroupes d'utilisateurs    

Tayyipland'dan...
Aller à la page Précédente  1, 2, 3 ... 17, 18, 19 ... 59, 60, 61  Suivante
 
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque
Voir le sujet précédent :: Voir le sujet suivant  
Auteur Message
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13616
Localisation: Paris

MessagePosté le: 15 Juin 2020 1:04    Sujet du message: Répondre en citant

Haa bir de ironik yaklasim var Ahmet Bozkus'dan

https://www.youtube.com/watch?v=o5h6Jk-6X1k

ve

https://www.youtube.com/watch?v=SPlGYmYWbeg


Crying or Very sad
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
SelimIII
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 30 Aoû 2007
Messages: 2996
Localisation: Paris

MessagePosté le: 19 Juin 2020 11:53    Sujet du message: Répondre en citant

Tayyipland'a bak... Yargiçlar hem de ilk ve itiraz mercii hakimler iktidarin istedigi gibi bir karar vermeyince haklarinda hemen sorusturma açiliyor.

Bu diktatorluk degil de nedir?

Citation:
Bahçeli’ye hakaret davasında beraat veren 4 yargıca soruşturma

Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK) Birinci Dairesi, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli hakkında “dönek”, “fırıldak”, “AKP stepnesi” diyen kişi hakkında açılan davada beraat kararı veren yerel mahkeme hâkimi ile kararı onayan Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi Başkan ve 2 üyesi hakkında soruşturma açtı.


https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/bahceliye-hakaret-davasinda-beraat-veren-4-yargica-sorusturma-1745071

18 yillik çokusun sonuçlari...


Twisted Evil
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13616
Localisation: Paris

MessagePosté le: 20 Juin 2020 1:49    Sujet du message: Répondre en citant

Bu iktidarin nasil 1923 de kurulan TC'yi bitirdigine bir ornek daha. Izmir'in isgaline karsi direnisi baslatan, Kurtulus Savasi kahramani, Ataturk'un bakani Mustafa Necati'nin adini tasiyan kurulusun adi degistiriliyor ve yerine Ataturk Cumhuriyet'ine dusman adamin ismi veriliyor.

Iste Yilmaz bu konuyu yazmis.

https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/yilmaz-ozdil/kuvayi-milliyeden-kozmik-odaya-5880619/


.
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
bendeniz
Expert
Expert


Inscrit le: 17 Nov 2014
Messages: 225

MessagePosté le: 09 Juil 2020 18:01    Sujet du message: Répondre en citant

Musluman olduklarini soylerler ama yalancilar... Ve yalancinin mumu yassiya kadar yanar.



https://twitter.com/LeventUzumcu/status/1280840062821969921?s=20






Exclamation
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13616
Localisation: Paris

MessagePosté le: 11 Juil 2020 2:04    Sujet du message: Répondre en citant

Ve diktatorlukte bir adim daha atildi. RTE Ayasofya'yi cami yaparak yine gundem yaratti, yien gunluk kaygilardan uzaklastirdi halki.
Hem de Danistay karari uzerine.
Ne adalet,ne dusunce ozgurlugu, ne insan haklari. Bitip tukenmekte olan adam, kendi bitirken yonettigi ulkeyi de bitiriyor... Kendisine hâlâ oy verebilecek % 30'lari yukari çekecegini dusunerek.

Bir tasla iki kus vuruyor. Atatürk'ün yaptiklarini bir bir yok ederek. Kendi açikca soylemiyor, soyleyemiyor ama adamlari soyluyor.


https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/akpli-isimden-ataturk-ile-ilgili-skandal-paylasim-tastan-adam-eriyor-1750782

Parantezi kapatiklarinin saniyorlar ama yonettikleri ulkeyi felakete surukluyor...


Twisted Evil
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11178
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 12 Juil 2020 19:48    Sujet du message: Répondre en citant

Yukarida ki mesaji dogrular nitelikte, umarim "fake" dir!




<
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
SelimIII
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 30 Aoû 2007
Messages: 2996
Localisation: Paris

MessagePosté le: 17 Juil 2020 11:23    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:


Korkmuyoruz, yurttaşlarımızı daha cesur olmaya çağırıyoruz

“Sevgili halkımıza,

Sizlere, emeğini, yeteneğini, halkının ve ülkesinin hizmetine sunmuş sanatçılar olarak sesleniyoruz. Mutluluğunuz bizim mutluluğumuz, mutsuzluğunuz bizim mutsuzluğumuzdur. Mutlu olmadığınızı biliyoruz, görüyoruz, seziyoruz, izliyoruz. Yaşadığımız koşullarda nasıl mutlu olunabilir ki!



Dünyayı sarsan corona virüsü belası ülkemizde de can alıyor. Daha da alacağı anlaşılıyor. Yeterince ağır bu belayla savaşırken çarşıda, pazarda, günlük yaşamda fiyatlar el yakıyor. İşçimiz, köylümüz, esnafımız, memurumuz, emekçimiz, çoğu dar gelirli, kimisi büsbütün gelirsiz insanımız, geçim sıkıntısıyla, işsizlikle boğuşuyor. Bu gününü kurtarmaya çabalarken yarınlarının ne olacağı bir karabasan gibi, kâbus gibi üzerine çöküyor. Yarın kaygısı, gençlerimizi ümitsizlik içinde kıvrandırıyor.

Deprem kuşağındaki ülkemizde, bir depremin yaraları henüz sarılamadan, yakın gelecektekilerin habercisi öncü sarsıntılar, sanki doğa da bu kötülüklerle yarışıyorcasına, ülkemizin her yerinde birbirini izliyor. İnsan eliyle yapılan doğa katliamları güzelim ülkemizi mahvediyor. Gelmiş geçmiş en büyük deprem felaketinin beklenmekte olduğu İstanbul'umuzun üzerinde Kanal İstanbul denilen ölümcül rant kılıcı sallanıyor.


Cumhuriyetimizin değerleri alt üst edilmiş. Monarşi hayranlığı körükleniyor. Osmanlı İmparatorluğu’nun birkaç yüz yılı kapsayan aydınlanma çabaları göz ardı edilerek en karanlık, en gerici, en baskıcı dönemleri ve kişileri baş tacı ediliyor. Barolar ayaklar altında. Hukuk güvenirliğini yitirmiş. Büyük Millet Meclisi işlevinden uzaklaştırılarak etkisizleştirilmiş. Emekçinin kıdem tazminatı yağmalanmakta…

Sıradan ve kimileri cinayet, yaralama gibi yaşama hakkına yönelik cürümlerin sanıkları serbest bırakılırken, düşüncelerinden ötürü yargılanan aydınlar, gazeteciler, siyasetçiler cezaevlerine kapatılmış. Ölümle, sakatlanmayla sonuçlanan, bu nedenle de daha çok cinayete benzeyen iş kazalarında ve yanı sıra da annemiz, eşimiz, kızımız, kardeşimiz, sevgilimiz, canımız olan kadınlara karşı işlenen alçakça cinayetlerde, bütün dünya ülkeleri arasında korkarız ki en ön sıralardayız.

Bütün bu haksızlıklar karşısında suskun kalamayan; duyarlı insan olma gereğini, sorumluluğunu yerine getiren, her zaman halkının yanında yer almış olan sanatçılar, yazarlar, gösteri ve dinletilerin yasaklanmış olması ve yayın dünyasının geçmekte olduğu dar boğaz nedeniyle, maddi olarak da her zamankinden daha çok sıkıntı içinde kalmış durumdadır. Özel tiyatrolar perdelerini tamamen kapatma tehdidiyle karşı karşıyadır. Pek çok müzisyen, ressam, heykeltıraş, çağdaş sanatçımız günlük yaşamlarını sürdürme konusunda çözümsüz sorunlar yaşamaktadırlar.

“HALKIN SANATÇISI, HALK MUTLUYSA MUTLU”
Ülkesine sevgiyle, onurla, özveriyle uzun yıllardır hizmet etmiş ve etmekte olan saygın sanatçı dostlarımız, büyük bir saygısızlıkla, değer bilmezlikle, güvenirliği kalmamış yargının önüne yem gibi, kurban gibi atılıyor. Bir zamanların çağdaş, saygın Türkiye Cumhuriyeti'nin kendisi de, iç politikaya yönelik iktidar söylemleri bu gerçeği ne kadar örtmeye çalışsa da, uygar dünya önünde bütün saygınlığını ve güvenirliğini yitirme tehlikesi altındadır. Paramızın değerinin dünya pazarlarında sıfırlanmış oluşu bütün bu söylediklerimizin bir özeti ve simgesi gibidir…

Orta gelirli, hatta ortanın altında geliri olan herhangi bir Batı ülkesi yurttaşı, sahip olduğu paranın bizim paramızın altı-yedi kat üstünde değeri olmasının güveniyle ülkemize bir sömürgeye gelir gibi seyahat edebilirken, bizim bir orta gelirli insanımızın ve çocuklarının bile ülke dışına seyahati artık hayal bile edilemez. Bizler, yüreği halkıyla, ülkesiyle çarpan sanatçılar da halkımızla aynı sıkıntıları paylaşmanın hem üzüntüsünü hem onurunu taşıyoruz. En başta söylediğimiz gibi, halkın sanatçısı halk mutluysa mutlu, mutsuzsa o da mutsuzdur. İçimizde biriken bu acı sözleri içtenlikle ve korkusuzca dile getirmemiz, halkımızın, ülkemizin mutluluğu adınadır.

“YURTTAŞLARIMIZI DAHA CESUR VE KARARLI OLMAYA ÇAĞIRIYORUZ”
Korkmuyoruz, evet. Korkusuzluğumuz sıradan ve temelsiz bir cesaret değil, halkımızın ve ülkemizin yüksek değerlerine inancımızın sonucu olan sevgi ve bilinç birikimiyle ilgilidir. Korkmuyoruz. Bütün yurttaşlarımızı daha cesur daha özgüvenli, daha inançlı ve kararlı olmaya çağırıyoruz. Türkiye büyük bir ülkedir. Dünyanın göz bebeği ülkelerindendir. Aydınlanma değerlerinin beşiği olan Batı ülkeleri de içinde olmak üzere, bütün dünyada aydınlanmanın yeniden doğuşuna öncülük edebilecek potansiyellere sahip bir ülkedir. Seslenişimizde sıraladığımız sıkıntılar aşıldığında, bu gerçek bütün dünyada bir kez daha görülecektir… Bu nedenlerle ve sonuç olarak, iktidar güçlerini başta düşünceyi açıklama özgürlüğü olmak üzere evrensel insan haklarına, ülkenin insan ve doğa kaynaklarına saygılı olmaya önemle davet ediyor, muhalefetteki güçleri de daha kararlı, daha cesur ve daha etkin olmaya çağırıyoruz. Türkiye sahipsiz değildir. Çünkü bu sevgili ülke, kendisinin yetiştirmiş olduğu ve her biri kendi alanında değerini bütün dünyaya kabul ettirmiş yazarlara, şairlere, müzisyenlere, ressamlara, tiyatro ve sinema sanatçılarına, sanatın her alanından seçkin, bilinçli, bütün varlıklarıyla yurduna ve halkına bağlı sanatçılara sahiptir.

Açıklamayı imzalayan sanatçılar şöyle;

Edip Akbayram, Sadun Aksüt, Gülcan Altan, Müjde Ar, Koray Ariş, Ekrem Ataer, Engin Ayça, Orhan Aydın, Enver Aysever, Rutkay Aziz, Taner Barlas, Bedri Baykam, Nihat Behram, Ataol Behramoğlu, Egemen Berköz, Gani Cansever-Heval, Metin Coşkun, Meltem Cumbul, Nevzat Çelik, Haluk Çetin, Melike Demirağ, Füsun Demirel, Erhan Doğan, Utku Erışık, Yücel Erten, Turgay Fişekçi, Müjdat Gezen, Fehim Güler, Tarık Günersel, Sadık Gürbüz, Emin İgus, Gülseli İnal, Ekrem Kahraman, Tuğrul Keskin, Arif Keskiner, Can Kolukısa, Macit Koper, Zülfü Livaneli, Zeynep Oral, Coşkun Özdemir, Denizhan Özer, Adnan Özyalçıner, Abdullah Nefes, Vedat Sakman, Adil Salih, Ferhan Şensoy, Yusuf Taktak, Cihat Tamer, Ahmet Telli, Sali Turan, Gülsen Tuncer, Dilek Türker, Levent Üzümcü, Nejat Yavaşoğulları, Ümit Zileli.


Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13616
Localisation: Paris

MessagePosté le: 20 Juil 2020 2:54    Sujet du message: Répondre en citant

15 Temmuz’da AKP’li başkandan skandal paylaşım




AKP Pülümür İlçe Başkanı Çağnur Kılıçoğlu, 15 Temmuz Demokrasi Milli Birlik ve Beraberlik Günü'nde şehit mezarı ziyaretinde çekilen fotoğrafta CHP’li Pülümür Belediye Başkanı Müslüm Tosun’un yüzünü buzlayarak sosyal medya hesabında paylaştı.

https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/15-temmuzda-akpli-baskandan-yakisiksiz-hareket-5936162/
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11178
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 25 Juil 2020 13:53    Sujet du message: Répondre en citant

Dün
Citation:
"Minareler süngü, kubbeler miğfer"



ve 15 Temmuz 2020 için cuma hutbesi :

Citation:
Muhterem Müslümanlar!

Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Biliniz ki Allah, iman edenleri korur. Şu da muhakkak ki Allah hiçbir haini, hiçbir nankörü sevmez.”[1]

Okuduğum hadis-i şerifte ise Resûl-i Ekrem (s.a.s) bizleri şöyle uyarıyor: “Müslüman, Müslüman’ın kardeşidir; ona ihanet etmez, ona yalan söylemez, onu yüzüstü bırakmaz. Her Müslüman’ın ırzı, malı ve kanı bir diğer Müslüman için dokunulmazdır.”[2]

Aziz Müminler!

Milletimizin ağır bir ihanete, vatanımızın hain bir işgal girişimine uğramasının üzerinden dört yıl geçti. 15 Temmuz gecesi, Cenâb-ı Hakkın yardımı ile aziz milletimiz, vatanına, bayrağına, ezanına ve iradesine sahip çıktı. Dine hizmet ediyor gibi görünerek yıllarca menfaat devşirenlerin emellerini boşa çıkardı. Zalimlerin tuzaklarını başlarına geçirdi elhamdülillah!

Kıymetli Müslümanlar!

Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerimde şöyle buyrulur: “Onlara ‘Yeryüzünde fesat çıkarmayın’ denildiğinde, ‘Biz ancak ıslah edicileriz’ derler. Şunu bilin ki onlar bozguncuların ta kendileridir, lakin anlamak istemezler.”[3]

İyi bilinmelidir ki 15 Temmuz’da milletimizin istiklal ve istikbaline kasteden FETÖ, bir fitne şebekesidir. Dinî bir grup değil, bir fesat yuvasıdır. Allah’a olan bağlılığımızı, Resûlullah’a olan muhabbetimizi, sadakamızı, kurbanımızı, mukaddes saydığımız nice değerlerimizi istismar etmiştir. Göz bebeğimiz olan gençlerimizi sinsi planlarla ana babasına ve milletine düşman hale getirmiştir. Saf ve samimi müminleri kandırarak kazandıklarını zannedenler, hakikatte yalnızca kendilerini kandırmıştır.

Değerli Müminler!

Allah Resûlü (s.a.s)’in çağları aşan apaçık bir uyarısı vardır: “Mümin bir delikten iki defa ısırılmaz.”[4]

O halde, bilinçli, sağduyulu ve dirayetli olalım. Milli ve manevi değerlerimizi istismar etmeye çalışanlara asla fırsat vermeyelim. Kur’an-ı Kerim’in rehberliği, Peygamberimizin örnekliği hayatımıza istikamet verecektir. Güvenilir kaynaklardan öğreneceğimiz sahih dinî bilgiyle yaşayalım. Vatanımızın selameti, devletimizin bekası ve milletimizin huzuru için birlik ve beraberliğimizi koruyalım.

Hutbemi bitirirken geçmişten günümüze vatan uğruna canını feda eden aziz şehitlerimizi rahmetle, kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla yâd ediyoruz.


Arkasindan 24 Temmuz 2020 cum hutbesi :

Citation:

Muhterem Müslümanlar!
Bugün, Ayasofya’nın kubbelerinde yeniden tekbir, tehlil ve salavatların yankılandığı, minarelerinden ezan ve salâların yükseldiği gündür. Evlad-ı Fatihan’ın hasreti, ulu mabedin sessizliği sona eriyor. Ayasofya Cami-i Şerifi bugün yeniden mümin ve muvahhit cemaatine kavuşuyor.

Bizleri böyle şerefli ve tarihî bir günde bir araya getiren Rabbimize sonsuz hamd ü senalar olsun. “Konstantiniyye mutlaka fetholunacaktır. Onu fetheden komutan ne güzel komutandır! Ve o asker, ne güzel askerdir!”[i] buyurarak fethi müjdeleyen Resûl-i Ekrem Efendimize salat ve selam olsun.

Bu müjdeye nail olma aşkıyla yollara düşen İstanbul’un manevi mimarı Ebû Eyyûb el-Ensârî Hazretleri başta olmak üzere, ashab-ı kirama, onların kutlu izinden gidenlere, Anadolu’yu bize vatan eylemiş, korumuş ve emanet etmiş olan bütün şehit ve gazilerimize selam olsun.

Çağının en gelişmiş teknolojisini üreten, gemilerini karadan yürüten, Allah’ın izni ve inayetiyle İstanbul’u fetheden, sonra da bu aziz şehrin tek bir taşına bile zarar gelmesine izin vermeyen, o genç ve dirayetli padişaha, Fatih Sultan Mehmet Han’a selam olsun.

Ayasofya, asırlar öncesinden gelen gül rengi bir muştudur. Ayasofya, fethin nişanesi ve kıyamete kadar cami olması kaydıyla onu vakfeden Fatih’in emanetidir. Bu nadide emanetin cemaatine kavuşması için dünden bugüne canla başla emek veren büyüklerimize, ilim ve fikir insanlarımıza, irfan ve ihsan öncülerimize, tüm kardeşlerimize selam olsun.

Aziz Müminler!
Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması, beş asır boyunca cami olarak müminleri bağrına basan mukaddes bir mekânın, aslî vasfını kazanmasıdır.

Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması, başta Mescid-i Aksa olmak üzere, yeryüzünün bütün mahzun ve mazlum mescitlerinin ümide kavuşmasıdır.

Ayasofya’nın ibadete açılması, temeli tevhid, tuğlası ilim, harcı erdem olan medeniyetimizin yükselmeye devam edişidir.

Kıymetli Müslümanlar!
Bizim medeniyetimiz, cami merkezli bir medeniyettir. Camilerimiz, birlik ve dirliğimizin, ilim ve irfanımızın kaynağıdır. Yüce Rabbimiz, cami ve mescitleri imar edenler hakkında şöyle buyurmaktadır: “Allah’ın mescitlerini ancak Allah’a ve ahiret gününe iman eden, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve Allah’tan başkasından korkmayan kimseler imar eder. İşte doğru yolda oldukları umulanlar bunlardır.”[ii]

Bir caminin yapılması ve varlığını koruması için gayret gösteren kimseleri Peygamberimiz cennetle müjdeler: “Her kim Allah için bir mescit bina ederse, Allah da ona cennette bu mescidin benzeri bir köşk bina eder.”[iii]

Aziz Müslümanlar!
Şimdi bize düşen, birlik ve kardeşlik şuuruyla camilerimizi canlı tutmaktır. Camilerimizi hayatımızın merkezine almaktır. Kadınıyla erkeğiyle, çocuğuyla, genciyle, yaşlısıyla camilerimizde olmak, camilerimizle hayat bulmaktır. Ayasofya Cami-i Şerifi’nin ifade ettiği ulvi anlamlara sahip çıkmak için daha büyük bir inanç, azim, kararlılık, heyecan ve özveri ile çalışmaktır.



Ve dun Figaro'nun basyazisi :
La fin d'Atatürk


<
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11178
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 27 Juil 2020 19:24    Sujet du message: Répondre en citant

Bilal Erdogan'in Cumhurbaskani'nin oglu olmak gibi bir sorumlulugu var.

Ol nedenle agzindan çikan soze dikkat etmek zorunda. Ne demis Bilal Erdogan :
"Yunanistan, Çin niye alfabesini değiştirmemiş? Demek ki gelişmenin alfabeyle alakası yokmuş"

Mizaha da yerlesen bir soz var "Bilal'e anlatmak". Simdi anladim bunun ne anlama geldigini!

Soz dogru, Yunan ve Cin alfabelerini degistirmediler, Ruslar da... Turkiye Cumhuriyeti hangi alfabeyi degistirdi? Arap alfabesini.

Cok dogal, Turkler Arap degiller. O zaman Bilal efendi kendisini Turk olarak gormuyor, Arap olarak goruyor. Olabilir. Insan ne hissediyorsa odur.

Ancak babasi TC Cumhurbaskani ve Bilal efendi "biz" derken Turkiye'yi kastediyor.

TC Turk alfabesini degistirmedi.

Buradan çikabilecek sonuç, Bilal Erdogan da TC'nin bir parantez olduguna inanlardan olmasi...


<
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11178
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 27 Juil 2020 19:31    Sujet du message: Répondre en citant

“Pek fazla Cuma mesajı atmam. Ama bu Cuma başka Cuma. Bu milletin bu minareler gibi dimdik ayakları üzerinde dikilmesi iradesi gösterdiğinin sembolik ifadesidir Ayasofya’daki Cuma. Bize dayatılan Lozan kilidinin bir maddesini daha çöpe attık. Darısı diğer maddelerin… Hutbeler devletin bağımsızlığının ifadesidir. Kölelere Cuma farz değildir. Cuma özgür birey ve toplumlar içindir. İşte bu yüzden bu Cuma başka Cuma. Mübarek ve daim olsun”

Bunu soyleyen Bergama İlçe Milli Eğitim Müdürü, yani biraz murekkep yalamis biri olmasi gerek. Lozan ile Ayasofya'yi birbirine bagliyacak kadar cahil ve salak olabilecegini sanmiyorum. O zaman birilerine yaranmak için kullanilmis sozler bunlar ki bu da pespayelegin daniskasi.

Bu tipte adamlar egitimden sorumlu. Iste ülke için en buyuk tehlike bu.

https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/bergama-ilce-milli-egitim-mudurunun-lozan-hazimsizligi-bize-dayatilan-lozan-kilidinin-bir-maddesini-cope-attik-1754383



Not : Bu yaziyi yazarken adam hakkinda bilgim yoktu, simdi yukarida soylediklerimin dogrulugunu aldim. Muharrem Ince Cumhurbaskanligi seçimlerine katilinca bu "devlet memuru" Ince'nin namaz kilan fatografini yayinlayarak “Eğer tilki vaaz vermeye başladıysa gözünüz kümesteki tavuklarda olsun” diye yazmış.

https://www.sozcu.com.tr/2020/egitim/son-dakika-resmen-kepazelik-milli-egitim-degil-skandal-muduru-5955419/


<


Dernière édition par murat_erpuyan le 27 Juil 2020 20:08; édité 1 fois
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11178
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 27 Juil 2020 19:57    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:


Topluma ve geleceğe büyük meydan okuyorlar

Orhan Bursalı - Cumhuriyet 26 Temmuz 2020



“Kadına Karşı Şiddet ile Mücadele Edilmesi ve Önlenmesine Dair İstanbul Sözleşmesi”ne AKP iktidarının koyduğu imzayı geri çekme hamlesi, artık ülkeyi yönetenlerin tüm perdeleri yırtıp attıklarının ve arkasında saklanacakları hiçbir şeye artık ihtiyaç hissetmediklerinin kanıtıdır.

Tarikatlar, cemaatler ülkeyi yönetiyor gibi.

Primis Player Placeholder


İsmailağa cemaat lideri Cumhurbaşkanı’nı ziyaret ediyor (karşılıklı) ve bu sözleşmenin iptalini isteyebiliyor.

Arkasından, sözde düşünce ürettiğini söyleyen yine aralarında ilkel fetvalarıyla bilinen bir ilahiyatçının ve benzer beyinde kişilerin bulunduğu (işadamı da var, finansör olarak!) bir kuruluşun mensupları, bu anlaşmanın neden iptal edilmesi gerektiği konusunda, en ilkel, kadına en düşman, erkek eğemenliğini en yücelten ve kadın erkek ilişkilerinin tam bir alt kastüst kast ilişkisi içinde düzenlemekten yana bir “rapor” yayımlıyorlar.

Rapora baktığınızda Afganistan’daki Taliban ve Suriye-Irak’taki IŞİD ve diğer köktendinci kafaların sayfaların arasından bize el salladığını, gülümsediğini görürsünüz.

Cemaat ortaklığı hep iktidarda

AKP, 2013 yılının 17 Aralıkı’na kadar ülkenin en güçlü, en paralı, en etkili ve devlette en örgütlü, en sahtekâr yarı gizli cemaati Fethullah Gülen ile ortaklaşa ülkeyi yönetiyordu.

Öyle ki FG’ye övgüde, AKP’liler yarış halindeydiler ve hele birlikte fotoğraf çektirmek onlara artı bir itibar - puan kazandırıyordu!

Gazetecisinden milletvekiline, hukukçusundan (ki uyuşturucu tüccarını koruyanı da var) siyasetçisine kadar.

Ne zamanki FG, Erdoğan’ın koltuğunu da istedi, işte o zaman kıyamet koptu.

Bir cemaat ile işbirliği, Türkiye’ye bir darbe girişimine, en kanlı kalkışmaya, 250 kadar insanın öldürülmesine mal oldu.

FG ve adamları da dünyanın en kötü insanlarına dönüştüler. Ama zaten öyleydiler!

Tarikatsız sağ iktidar olmaz

Bugün bakıyoruz, devlet içinde ve dışındaki diğer cemaat örgütleriyle al takke ver külah işbirliği alabildiğine sürüyor.

AKP onlarsız yapamaz. Çünkü bu örgütler arayış, beklenti ve çok yönlü yoksunluk içindeki binlerce insanı ağları içine hapsederek iliklerini ve beyinlerini sömürmek için gerekli.

Cemaat ve tarikatçılar, dinin en büyük sömürücüleri. En kadın düşmanı olanlar.

Hepsi erkek, hepsi “yol gösterici”, hepsi yarım veya tam mehdi!

Aralarından çıkan en utanmaz ahlaksızları üzerine yazılan kitaplar, içinde bulunduğumuz toplumsal yüz kızartıcılığın zor görünür rezil örneklerini sergiliyor.

Tüm anlatımları kadın üzerine

Sapkın erkeklerin tüm senaryoları kadınlar ve kadın cinselliği üzerinden..

Kadının türbanı, başı, saçı, kılı, eli, yüzü, ayağı, kulağı, ağzı, burnu... Yani kadının tümü, erkeğin her alanda toplumsal ve özel iktidarını gerçekleştirdiği ve gerçekleştireceği nesnesi.

Aralarında bir tane kadın “hoca” veya efendi yok.

Olsa ne olurdu bu tarikatçıların hali, çok merak ederim!

İlginç bir şekilde, o cenahın tüm kadınları da bu durumu kabul etmiş görünüyor.

Mesela ilahiyat fakültelerinde kaç tane kadın öğretim üyesi var, bilmiyorum, oturup sayamam şimdi.

Fakat onlardan tek bir ses duymuyoruz, nefes alıp veriyorlar mı, bilmiyoruz.

Erkek ruhbanların her türlü denetimine, baskısına, teorisine, zırvalığına, arkaik kabullerine evet diyorlar sanki.

Okudukları İslam külliyatının büyük kısmı çünkü bunu vazediyor.

Ata’nın yarattığı farklılık

Ülkemizdeki bu ilkelliği köklü bir söküp atma girişiminde bulunan ise Atatürk (ve arkadaşları) oldu.

Büyük adam, büyük lider, büyük devrimci, dünya çapında siyasetçi ve bilimsel düşünen ve davranan bir beyin..

Bugün ülkenin İslam ülkeleri arasında farklılığını yaratan modern ve laik kitleler, bu büyük beynin açtığı yoldan ilerlediler.

Bence, bugün yeniden en ilkelliğe dönüşü vazedenlerin de asla başaramayacakları ve aşamayacakları en büyük duvarı oluşturuyorlar.

***

İktidar bürokratlarının yüzlerindeki perdenin tamamen atılmasının taze bir örneğini de en ilkelliğin alametifarikası olan kılıç kuşanarak kürsüye çıkan ve Atatürk’e lanet okuyanlarda gördük.

Hayata gelmesini sağlayan bir ülke, bir vatan yaratan ve bu sayede anababasının özgürce birleşmesiyle doğan, bu olmasaydı asla kendisinin de var olamayacağını idrakten uzak bir sıradan insanlık fışkırıyor her yerden!

***

Dinin en arkaik yorumlarına günümüz kadınını, kadın-erkek ilişkisini kurban etmeye kalkışanlar, kadınlara şiddet uygulayanların en azından düşünsel ortakları - işbirlikçileri olur mu diyeceğiz..

Topluma ve geleceğe ilkellikten meydan okumaya kalkmayın, başaramazsınız.




<
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
SelimIII
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 30 Aoû 2007
Messages: 2996
Localisation: Paris

MessagePosté le: 28 Juil 2020 16:57    Sujet du message: Répondre en citant

Keske Yunan kazansaydi diyeni evinde resmi kiyafetiyle ziyaret edip Ayasofya'da ki 24 Temmuz cuma hutbesine kiliç ile çikan Diyanet Isleri Baskani dolayli olarak Atatürk'e de lanet okumadan edemedi.

Y. Ozdil'de yazisiyla adeta suratina bir samar indirmis.

https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/yilmaz-ozdil/ataturke-lanet-oyle-mi-5952960/?utm_source=yazarlar&utm_campaign=diger_yazilar&utm_medium=diger



Iste bu Tayyipland...
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13616
Localisation: Paris

MessagePosté le: 29 Juil 2020 2:00    Sujet du message: Répondre en citant

Gözümüzün İçine Bakarak Yalan Söylüyorlar diyor Emin Çapa youtube'de

https://bit.ly/3hNsiKe




Mad
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13616
Localisation: Paris

MessagePosté le: 29 Juil 2020 2:51    Sujet du message: Répondre en citant

Türkiye Oruç Reis petrol arama gemisini geri çekti... Hani bir rahibi gondermeyecegim deyip de gonderiverilmesi gibi bir sey.
http://www.ataturquie.fr/hydrocarbures-la-turquie-suspend-son-projet-dexploration-la-grece-salue-une-desescalade/


Cunku gelen tepkiler ozellikle de ABD'nin uçak gemisini bolgeye gondermesi bu geri adimin bir açiklamasi.
Husnu Mahalli yazmis zaten, okuyun.

https://www.korkusuz.com.tr/kara-bulutlar-2.html






Evil or Very Mad
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Montrer les messages depuis:   
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque Toutes les heures sont au format GMT + 2 Heures
Aller à la page Précédente  1, 2, 3 ... 17, 18, 19 ... 59, 60, 61  Suivante
Page 18 sur 61

 
Sauter vers:  
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum


Powered by phpBB v2 © 2001, 2005 phpBB Group Theme: subSilver++
Traduction par : phpBB-fr.com
Adaptation pour NPDS par arnodu59 v 2.0r1

Tous les Logos et Marques sont déposés, les commentaires sont sous la responsabilités de ceux qui les ont postés dans le forum.