173 visiteur(s) et 0 membre(s) en ligne.
  Créer un compte Utilisateur

  Utilisateurs

Bonjour, Anonyme
Pseudo :
Mot de Passe:
PerduInscription

Membre(s):
Aujourd'hui : 0
Hier : 0
Total : 2270

Actuellement :
Visiteur(s) : 173
Membre(s) : 0
Total :173

Administration


  Derniers Visiteurs

cengiz-han : 06h54:40
SelimIII : 20h34:35
murat_erpuyan : 1 jour, 09h01:47
vickii : 4 jours
duygu : 5 jours


  Nétiquette du forum

Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.


Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - Football en Turquie
Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum Forums d'A TA TURQUIE
Pour un échange interculturel
 
 FAQFAQ   RechercherRechercher   Liste des MembresListe des Membres   Groupes d'utilisateursGroupes d'utilisateurs    

Football en Turquie
Aller à la page 1, 2, 3 ... 21, 22, 23  Suivante
 
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum Sport
Voir le sujet précédent :: Voir le sujet suivant  
Auteur Message
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11167
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 28 Jan 2010 13:36    Sujet du message: Football en Turquie Répondre en citant

Il existe de nombreuses contributions sur FB, GS, BJK mais pas un topic sur le foot en général hormis qq contributions événementielles, sans oublier la contribution sur les statistiques de l'équipe nationale :
http://www.ataturquie.asso.fr/modules.php?ModPath=phpBB2&ModStart=viewtopic&t=3965&t=3965&sid=c3a1d60e0ab9d0389a9dec55c5699c1f

J'en profite de l'article de Deringour, pour ouvrir un nouveau sujet sur le foot turc. Que dire, par exemple, de l'équipe nationale, qui n'a pas à ce jour d'entraineur depuis le départ de Terim?
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11167
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 28 Jan 2010 13:37    Sujet du message: Répondre en citant

Cumhuriyet 28.01.2010
GÖRÜÞ/HALİT DERİNGÖR



Brezilya Köprüsü

Ülkemiz kulüpleri bir türlü Brezilya tutkusundan vazgeçemiyor. Brezilyalı olsun da, nasıl olursa olsun. Oysa bizden çok farklılar. Kan gruplarımız uyuşmuyor. Buna rağmen bu ülke, kapı komşusu oldu. Heybesini alan Brezilya’ya koşuyor. Bu koşuşma ne için? Futbolcu alınacak. Alex’i hariç tutarsak, alınmış olan diğerlerini görüyoruz. Keşke diğerleri de Alex gibi olsaydı. O zaman söyleyecek bir şeyimiz olmazdı. Oysa diğerleri top oynamıyorlar. Üstelik de Türk futboluna bazı garip görüntüleri getiriyor, bizimkiler de onları papağan gibi taklit ederek benimsiyorlar. Ağız açmak, tribünlere formayı fırlatmak, saç boyamak gibi ne kadar acayip hareketleri varsa, başarıyla kopyalanıyor. Adeta futbolumuzun kişiliği değişti. Eski yıllarda da Yugoslavya ile böyle bir köprü kurmuştuk. Onlar da Türk futboluna bir şey verememişti. Hatta yarım yamalak Türkçe bilgileri ile skeçlere bile konu olmuşlardı. Her iki ülkeyi de milyon dolarlarla bir hayli finanse ettik. Neyse, her ikisi de ekonomik açıdan geri kalmış ülkeler. Bu açıdan belki faydamız olmuştur. Bence; her ülke transferlerinde de kazananlar aracı konumundakiler olmuştur. Yöneticilerin bilgisizliğinden Türk futbolu adeta melezleşti. Bu sayede ne yazık ki Türk futbol ekolü diye bir ekol kuramadık. Transfer edilen yabancı futbolcular yüzünden, yetiştirdiğimiz gençleri bir türlü takıma koyma fırsatı bulamadık. Bu gençler, ya başka takımlara kiralık olarak gittiler ya da transfer oldular. Örneğin, Fenerbahçe’nin bir spor kompleksi mevcut. Avrupa ülkesindekilerden bile daha modern. Genç futbolcuları yetiştirmek için koşullar elverişli. Bütün bunlara karşın, Fenerbahçe’nin altyapısından Cem Pamiroğlu ve Semih Þentürk’ten başka futbolcu çıkamadı. Ya altyapıya harcanan paralar?.. Hesabını bile yapmak zor. Bu modern tesisler 30 yılda iki futbolcu yetiştirmek için mi yapıldı? Eski yıllarda büyük takımlar, altyapılarından yetişen fulbolcularla takviye olurlardı. O yıllarda yetişen futbolcular, bugün transfer edilen ve milyon dolarlar ödenen futbolculardan daha mı kötüydü? Bilgisiz ve idealsiz kimseler Türk futbolunu ekol haline getirmek için çaba göstermek yerine, melezleştirme sureti ile ülkeye bir anlamda hainlik yaptılar... Halâ da yapıyorlar. Yıllardan beri yapılan transferlerle bir Real Madrid, bir Barcelona, bir Inter, Bir Arsenal, bir Chelsea benzeri takımlar yaratılsaydı, söyleyecek bir şeyimiz olmazdı. Avrupa ve Güney Amerika’dan bir sürü moloz topluyor, sonra da bunlar olmadı diye gidip bir başka molozu alıyorsunuz. Bu durum yılardır böyle sürüp gidiyor. Eğer bir futbol takımı molozlaşmışsa, yeni gelecek ve molozluğa aday biri ne fark ettirir ki? Birçok yönünü takdir ettiğim Aykut Kocaman sanırım; Daum’un gazıyla takımdaki altı Güney Amerikalı yetmedi diye bir yenisi için Brezilya’ya gitti. Oysa; “Elimizdekilerden ne hayır gördük ki gidip bir başkasını alıyoruz? Yazık değil mi Fenerbahçe’nin paralarına?” deseydi keşke...

<
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13614
Localisation: Paris

MessagePosté le: 11 Fév 2010 0:45    Sujet du message: Répondre en citant

Turkiye'de hersey karariyor, zaten aklasamayan futbol gitgide çirkefe batiyor...

Cumhuriyet 10.02.2010
SPOR YORUM
ARİF KIZILYALIN
Özerk Futbolum!
“Hakkımızı yiyecek her hakemlemücadele etmesini biliriz. F.Bahçe maçında birisi (Hakan Sivriservi) bizimle uğraştı. Allaha şükür onun düdüğünü, formasını duvara astırdık. Bu çirkinlikler devam ederse, formasını ve düdüğünü duvara astıracağımız çok adam çıkar.
Pozisyonda ofsayt yok, bayrak kalkıyor. Oyuncuyu çeke çeke yere yatırıyorlar, penaltı verilmiyor. Hakemin burada yapacağı tek şey vardı. Topu eline alıp kalenin içine bırakacaktı ve golü verecekti. Terbiyesizlik bu. Üç büyüklerin başındaki bazı adamların dilleri çok keskin olabilir. Gazetelerde, istedikleri başlıkları attırabilirler. Ama bizim de başka güçlerimiz var. Ayaklarını denk alsınlar.”
Bu sözler bir kulüp yöneticisi ya da başkanına ait değil... Bir teknik direktör de kullanmıyor böylesine ironi dolu tümceleri...
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı ve AKP’nin ‘isim babalarından’ Mehmet Özhaseki’nin demeci bu...
G.Saray ile oynayıp 0-0 berabere kaldıkları maçtan 3 saat sonra Kanaltürk’te katıldığı bir canlı yayında kullandı bu kabul edilemez ifadeleri...
Gecenin ilerleyen vakti, hafif alkollü desem dünya görüşüne uymaz, maç biter bitmez yüksek adrenalin az da düşen kan şekeri ile ağzından kaçtı bu sözler desem o da değil...
Peki, Özhaseki’ye böylesine sert, Fair - Play’den uzak açıklamalar yaptıran ‘güç’ nedir?
Bir bilen var mı diyordum ki telefonum çaldı. Arayan futbol ve finans dünyasının yönetiminde bulunmuş bir dosttu...
Başladık konuşmaya... Özhaseki’nin açıklamalarının ‘kabul edilemez...dehşet dolu’ olduğu görüşünde birleştik... Hatta bu açıklamaların bir kulüp başkanı ya da futbolcu tarafından yapılması halinde ‘katmerlisinden’ ceza alacağı konusu da gün gibi aşikardı..
Peki, bir büyükşehir belediye başkanı hangi sıfatla yapıyordu ki bu açıklamaları.
Bu soruyu sorduğumda, buz gibi bir yanıt aldım...
“2 yıl önce Haluk Ulusoy federasyonunu hangi güç koltuğundan indirdiyse” diye başladı ve bir dizi soru ile devam etti:
“Türkiye’de futbolu kim yönetiyor? Mahmut Özgener mi? 3 ayda bile tam kadro toplanamayan TFF’deki ünlü işadamı yönetici dostlarımız mı? Mahmut Özgener’in TFF yönetim listesi oluşurken gece yarısı Başbakanlık binasına gidilmedi mi, bakanlıklara ziyaretler yapılmadı mı? Belediye başkanları devreye girmedi mi? Þimdi konumu gereği (AKP’li Belediye Başkanı) onursal başkanlık yapan birine TFF ceza veremez, yaptırım uygulayamaz çünkü Kayseri ve Konya’daki tüm TFF delegeleri Özhaseki’nin iki dudağına bakıyor...”
Tam o sırada TFF 2. Lig B kategorisinde kulüp başkanlığı yapan bir başka dostum diğer telefondan arıyordu... O da benzeri şeyleri söyleyip “AKP’nin haberi dışında Türk futbolunda kuş uçmuyor, Mahmut ne yapsın(Sayın Özgener)Hatta sporcu kökenli bakan Faruk Özak bile futbolun ruhunu bilip bazı adımlar atmak istiyor ama parti yönetiminden baskı görüyor” demez mi!
Ne dersiniz Türk futbolu özerk mi gerçekten? Mahmut Özgener yönetimi, Hakan Sivriservi için öremediği koruma kalkanını Tolga Özkalfa için oluşturabilecek mi, koruyabilecek mi hakemini? Dünkü gibi bir basın açıklaması ile unutacak mıyız bu nokta atışı! Oğuz Sarvan’ın MHK’si, siyasilerin tehdit ettiği hakemine gelecek hafta maç verebilecek mi?
Yoksa, Bülent Demirlek, Vedat Yüksel, Çetin Sarıgül, Hakan Sivriservi derken Tolga Özkalfa’yı da kurban mı edeceğiz, siyasetin futbol içindeki gizli gücüne? Ben yorumda bulunmuyorum, ama kimse çıkıp da rol kesmesin, “Mehmet Özhaseki bu gücü nereden buluyor” demesin, çünkü hepimiz sözde özerk futbolumuzun da hangi güçlerce sevk ve idare edildiğini çok ama çok iyi biliyoruz...
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13614
Localisation: Paris

MessagePosté le: 11 Fév 2010 0:52    Sujet du message: Répondre en citant

Ve olayin devami :
http://www.sporx.com/yazarlar/osman_tanburaci/7929/?ref=AYOT
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Alex
Spammer
Spammer


Inscrit le: 28 Fév 2008
Messages: 435
Localisation: France

MessagePosté le: 11 Fév 2010 20:55    Sujet du message: Répondre en citant

"Türkiye'de hersey karariyor, zaten "aklasamayan" (?) futbol gitgide çirkefe batiyor" musmus !

Dogru, GS'in suyu iyice isindigi bir dönemde futbol çirkeflesiyor(musmus) !!! Ne tesadüf degil mi ?


Sevsinler ! Arif kardesimizden tam anlamiyla sirf sari kirmizili at gözlüklerle yazilmis saçma bir yazi. Beyefendi o bahsettigi maçtaki hakemin GS yanli tutumundan bahsetmiyor, tam tersine FB maçinda ki verilen bir sözde ofsayta dikkat çekmeye çalisiyor. Dogru ofsayt falan degildi. Ya verilmeyen penalti, Alex'in ayagini çeken kimdi ? Cin mi ? Ama hiç mi vicdanin sizlamiyor takimina leblebi gibi uydurma penalti verilirken FB lehine olanlari es geçildigi zaman ? Yani muhterem tutustugu pantolonundaki yangini söndürmek için topu taça atiyor resmen. Birader sormazlar mi o maçtaki Neill'in yaka paça indirdigi Makukula'nin pozisyonunda penalti degil miydi diye adama ?

Ne hikmetse su Türkiye liginde hakemlerden yakinmayan bir kulüp varsa o da GS oldugunundan haberiniz var mi ? Neden acaba sizce beyefendi ? Ve ayrica sadece Kayseri baskaninin bu tip demeçler verdigini nereden biliyorsunuz. Daha önce Gaziantep, Antalya kulüpleri ve daha adini unuttugum baskanlar da yakinmadilar mi hakemlerden ? Neymis kabul edilemezmis sözleri Kayseri baskaninin !!! Adamcagiz kendi kulübünün menfaatlerini korumaya çalisiyor, tipki senin saatçi baskaninin yaptigi gibi. Bunu da mi çok görüyorsunuz ? Oh ne güzel, bütün takimlar yatsin size degil mi ? Cekilsinler bu ligden tek basiniza kalin ve her sene sampiyonluk hediye etsinler size !


Yooo, yok öyle hikaye.


Ayrica kimden aliyormus Özhaseki o gücü, kim yönetiyormus, hangi güçler yönetiyormus o özerk futbolumuzu, açiklarsaniz seviniriz. Hadi beyefendi hodri meydan ? Yok öyle laf gevelemek.
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13614
Localisation: Paris

MessagePosté le: 12 Fév 2010 1:07    Sujet du message: Répondre en citant

Yahu senin fanatikligin aklini basindan almis...
Bu ne gozu donmusluk. Allah'tan bunlari yaziyorsun da fanatikligin ne menem bir sey oldugunu herkese tarif edebilme olanagini veriyorsun... Bu kadar fedakarlik olmaz yani.

Burada FB, GS konusu yokki ay GS'in yaptiklarina bak diyeceksin. Adamin biri çikmis, klubun onursal baskani ama ayni zamanda Belediye Baskani da, sirtini dayamis iktidara nasil hakemi hakemlikten attirdigini ilan ediyor, sen hala GS, FB çekismesinden soz ediyorsun.

Yuhh!
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Alex
Spammer
Spammer


Inscrit le: 28 Fév 2008
Messages: 435
Localisation: France

MessagePosté le: 12 Fév 2010 10:30    Sujet du message: Répondre en citant

Valla ne diyeyim, süpermarketlerde akil fikir satilsa hemen git satin al diyecegim ama maalesef yok öyle bir sey, senin için.

Biliyordum dogru dürüst cevap veremiyecegine, senden de ezik bir yazi beklenirdi. Ve ayni zamanda zavalligini teskil etmis oldun. Bu konulari bir kaç yanli isine gelen makaleler vererek geçistiremezsin.


Sen dün aksam ve önceki aksam TRT1'deki spiker diye geçinen zavalli bir GS'li gibisin.


Senin gözün FB düsmanligiyla dünmüs oglum, sen acil bir psikologa görün en iyisi.


"Yuhh" deyip de magdur numaralari yaparak milleti enayi yerine sokma, herkes senin gibi salak degil.
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13614
Localisation: Paris

MessagePosté le: 19 Mai 2010 1:39    Sujet du message: Répondre en citant

Bursa mucizesinin ardındaki gerçek...
3 BÜYÜKLER DOLANDIRILIYOR!..

Þimdi yine, futbolu 3-5-2, 4-4-2, 1-9-1 taktiklerinden ibaret zannedenler, saatlerce, günlerce, haftalarca boş boş sallayacaklar...

“Güiza’yı oynatmayacaktı arkadaş... Semih iyi olurdu onun yerine...”

“Yok yok, Gökhan alınmalıydı daha önce...”

“Hayır efendim... Güiza’yla Semih çift santrafor olacaktı, Alex’i sola çekecekti...”

Eskiden futbol oynayıp da, oynadığı gibi konuşabileceğini ve fikir üretebileceğini zannedenlerle, eskiden mahallesinin dışında futbol bile oynamayıp, tribün müdavimliğinden “futbol yazarlığına” transfer olanlar, “bakkal önü muhabbetlerine” devam ediyorlar...

Hakikaten sıkılıyorum bu derece zevzek ve cahil muhabbetten...
***


Arkadaş önce, boş boş sallamayıp rakamları oturup bir çalışacaksın...

“Bu öyle bayağı iyi oynadı, bayağı kötü oynadı” demeye benzemez...

Bak bakalım şampiyonluğu son dakikada kaçıran Fenerbahçe ile 3-4 hafta önce havlu atan Galatasaray ve Beşiktaş’ın “futbol takımı değerlerine...”

Kulüplerin futbol takımlarının resmi değeri 100 milyonla-125 milyon euro arasında değişiyor...

Fenerbahçe 117 milyon euro civarındaydı, Galatasaray 125, Beşiktaş daha Tabata’yı almadan önce 96...

Bursaspor kaç milyon euro...

Ertuğrul Sağlam’ın bizzat ağzından açıkladığı rakama göre sadece “9 milyon euro...”

Adam Pazar gecesi “9 milyon euro, yani 18 milyon lira” dedi, bazı yorumcu müsveddeleri bunu bile anlamadı, “Bursaspor 18 milyon euro” dediler...

Oysa rakamla 9, yazıyla dokuz milyon euro Bursaspor takımının futbol piyasasındaki değeri şampiyon olmadan önce...
***


Biliyorum ne diyeceğinizi “Bravo Ertuğrul Sağlam, helal olsun İbrahim Yazıcı, tebrikler Bursa’nın inançlı ve azimli futbolcularına ve koskoca bir aferin Bursa’nın vefakâr taraftarına...”

Kafanız bu kadar çalıştığından, siz Bursa’nın “mucizevi görünen başarısını inanç ve azme” bağlarsınız sadece...

Evet geçtiğimiz iki sene Sivas aynı azmi ve başarıyı göstermişti, ondan önce de Gençlerbirliği...

Bu arada şunu da hatırlamazsınız ki, 3-4 sezon önce, takır takır maç kazanıp, puanları toplayan Kayserispor da Ertuğrul Sağlam tarafından çalıştırılıyordu...

Peki hiç düşündünüz mü akl-ı evveller, nasıl oluyor da her yıl, 3 büyüklerin 13’te biri, 14’te biri, 15’te biri bütçelere sahip olan bir bazen iki takım mutlaka zirveyi zorluyor...

Son yıllarda olduğu gibi ya birinci, ya ikinci oluyor...

Öyle ya 130 milyon euro nire, 9 milyon euro nire?..

Size kalsa Bursa’daki Sivas’taki futbolcu, kendisinden 14 kat daha değerli bir kadroyu, “inanç ve azimle” yeniveriyor...

Bu işleri manipüle etmekte üstüne olmayan bir takım gazeteler zaten minareye kılıfı uydurmuş, klişeyi hazırlamışlar:

“Anadolu mucizesi...”
***


Oysa ortada Anadolu mucizesinden çok, “İstanbul usulü dolandırıcılık” var...

Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray’ın futbol takımlarının gerçek değerlerinin siz gerçekten 120-130 milyon eurolar ettiğine inanıyor musunuz?..

Bu paralar kulüp kasalarından çıkıyor mu?

Maalesef evet!..

Peki bunlar bu futbolcuların gerçek değeri mi?..

Maalesef hayır!..

O futbolculara gerçek değerini Anadolu kulüpleri veriyor...

Çünkü Anadolu kulüplerinde “kasa” sınırlı olduğundan kulüp başkanları kendisine futbolcu arar gibi futbolcu arıyor...

Parasını kendi verecekmişcesine arada “on milyonlarca dolar para kesen” ve futbolcuların değerlerini “fena halde şişiren, sanal yıldızlar” bir sürü menajeri, ya da şişirme sistemini devre dışı bırakıyor...

Þampiyonluğu kaçıran ve şampiyon olamayan Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray taraftarlarına üzülerek söylemeliyim ki “Takımlarının değerleri değil 125 milyon euro, 50 milyon euro bile değil...”

Geri kalan futbolcu simsarlarının şişirmesi, kendi ceplerine yüksek paralar gitmesi için de bonservis paralarını şişirmeleri...
***


Misal Beşiktaş’a hem Sivok hem Zapo alınıyor...

Zapo Bursa’ya gönderiliyor, Sivok kalıyor...

Keza Ali Tandoğan gönderiliyor, İbrahim Kaş alınıyor...

Hemen hemen aynı futbolcular, değerleri de aynı...

Ama size diyorlar ki Beşiktaş 100 milyon euro, Bursa 9 milyon...

Kimse de çıkıp kardeşim kral çıplak, bu futbolcular zaten bendeydiler demiyor...

Fenerbahçe hesap yaparken Mehmet Topuz’a 9 milyon euro yazıyor...

Sorun bakalım Anadolu’da Topuz’a 9 milyon euro verecek başka bir kulüp başkanı bulabilir misiniz?..

Siz herhangi bir başkana 9 milyon euro dediğinizde nasıl bir hareket yapar acaba size?..

Ya da şöyle sorayım...

Güiza’nın Fener’e geldiği 15 milyon eurolara, başka bir kulübe gitme şansı var mıydı?..

Elin rus oligarkının, Arap şeyhinin vermediği paraları nasıl ve kimler aracılığıyla veriyor 3 büyük kulüp?..

3 büyük kulübün futbol takım değeri gösterildiği gibi değildir...

Gerçekte çok daha altındadır...

Menajer sistemi, onunla kol kola giden teknik direktör, hatta yönetici ağı, bu sanal rakamları ortaya çıkartmış, gerçekte “futbolcu değeri yüksek olmayan sanal şişirme takımları” meydana getirmiştir...

Digiturk’ten havuz sistemiyle gelirlerini bir miktar artıran Anadolu kulüpleri, şişirme değil, gerçek değerinden futbolcu almaya özen gösterdiklerinden, 3 büyük kulübün “dolandırılmaya müsait futbolcu transferlerini” altüst ederek şampiyonluklara ortak olmuştur...

Bursa’nın şampiyonluğu, Sivas’ın Kayseri’nin, Gençler’in başarılarının altındaki gerçek dolandırılmaya açık büyük kulüp transfer politikalarıdır...

Aziz Yıldırım da, Adnan Polat da Yıldırım Demirören de “kulüplerinin kasasından menajerlere ne kadar gittiğini” bir çıkarsınlar bakalım...

O rakamlara bir de bonservislerdeki eklemeleri ilave edin...

Artık iflas etmeye başlayan sistemin, kirli noktalarına ulaşmaya başlarsınız...
Reha Muhtar
http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?tarih=11.11.2007&Newsid=306172&Categoryid=4&wid=136
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Raskolnikoff
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 09 Oct 2007
Messages: 3474
Localisation: Somewhere in the world

MessagePosté le: 19 Mai 2010 14:46    Sujet du message: Répondre en citant

J'ai lu moi aussi l'article de Reha Muhtar...et il a raison sur plus d'un point, et notamment sur la valeur marchande exagérée des équipes d'Istanbul, et le mérite de certaines équipes de province qui évoluent avec de faibles moyens et créent des exploits.
La super-ligue turque s'est terminée en vaudeville avec ces maladroits de canaris incapables de mettre un but malgré les assauts répétés...Vient à l'esprit le fameux adage, "il ne faut pas vendre la peau de l'ours avant...". Ce qui était regrettable ensuite, cela a été la colère déchainée des supporters frustrés dont les rues, les voitures et le joli stade de Fenerbahçe ont fait les frais, tellement la victoire semblait évidente. Une annonce avant l'heure a fait croire à la gloire de Fenerbahçe, et la dure réalité s'est imposée deux minutes plus tard, en gâchant les festivités en cours....
Le moment est venu pour assainir le foot turc autant que cela puisse se faire dans la société mercantile ambiante, et rendre au sport ce qui lui revient, l'esprit de compétition sans haine.....Il faut savoir gagner et perdre dans la dignité.
_________________
Родион Романович Раскольников
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13614
Localisation: Paris

MessagePosté le: 20 Mai 2010 23:19    Sujet du message: Répondre en citant

Baskan ve kaptan
Ayhan Akbin / Fotomaç

Galatasaray-Gençlerbirliği maçından sonra Adnan Polat'ın televizyonda söylediklerini duyunca kulaklarıma inanamadım. Fenerbahçe'nin şampiyon olamamasına sevindik dedi. Ondan biraz sonra kaptan Arda da aynı şekilde Fenerbahçe'nin şampiyon olamaması bizim için teselli oldu dedi. Ben yalnızca ikisini gördüm.
Bilmiyorum başka yönetici ve futbolculardan buna benzer konuşmalar yapan oldu mu?
İnanılacak gibi değil...Hatta şaka gibi.
25 milyon taraftarla dünyanın sayılı kulüplerinden birinin (ben de bu 25 milyondan birisiyim) başkanı nasıl olur da başarısız geçen son maçta yenilerek tesadüfen ligi üçüncü bitirdikleri bir sezondan sonra başarısızlıklarını ve üzüntüsünü başka bir takımın başarısızlığını baz alarak örtmeye çalışır.
Böyle bir pot kırabilir. Demek ki bahsettiği rakip takımı, gözünde büyütüp kıskanıyor.
Her şeyi ona endeksli kurmuş. Onun için başarı kendisinin değil, o takımın şampiyon olamaması. Yazıklar olsun. Onun gibi düşünen Galatasaray kaptanına da ve öyle düşünen bütün Galatasaraylılara da. Benim takımım şampiyon olamadıktan sonra, kimin şampiyon olduğu veya olamadığı hiç umrumda olmaz.

İkisini de kınıyorum
Ben kendi işime bakarım. Þampiyon olamıyorsam, Þampiyonlar Ligi'ne gidemiyorsam üzülür sesimi çıkartmam. Hele başkansam hiç konuşmam.
Fenerbahçe'nin şampiyon olamamasına da sevinip teselli bulmam. Bilakis bana göre çok dar bir bütçeyle Bursaspor şampiyon olursa ben bu işi bilmiyorum diye istifa bile ederim. Yazık!
Galatasaray başkanı ve takım kaptanının Galatasaray ruhunu taşıyamadıklarını teyit ettikleri bu açıklamalarla tüm sarı-kırmızılı camiayı küçük düşürmüşlerdir. Gerçek Galatasaraylı, başkasının başarısızlıklarıyla değil, kendi başarılarıyla mutlu olur. Benim gibi düşünen Galatasaraylılar olduğunu biliyorum.
Ve bu nedenle çok mutluyum.
Ancak öz güveni eksik insanlar, başkalarının başarısızlığına sevinip, teselli bulur. Tıpkı Adnan Polat ve Arda gibi.
İkisini de bu pasif ve agresif davranışlarından dolayı kınıyorum.
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13614
Localisation: Paris

MessagePosté le: 12 Aoû 2010 0:09    Sujet du message: Répondre en citant

Cumhuriyet 10.08.2010
GÖRÜÞ / HALİT DERİNGÖR

Başkan Olsun...

Dünya hızla değişiyor. Fren yapmak ya da zamanı geriye döndürmek gibi bir olanak yok. Uygarlaştıkça, ülkelerin sosyo-psikolojik durumları bozuluyor. Sefalet ve onun getirdiği sonuçlara çare bulunamıyor. Meğer bizim kuşak ne kadar rahat yaşamış. O zamanlar uygarlık bu derece gelişmemişti. Teknoloji ise yok gibiydi. Yoksullar da vardı, zenginler de. Ama aralarında bugünkü kadar fark açılmamıştı. Herkesin aşı, işi, gidebileceği okulu vardı. Hayvanlar dünyasında olduğu gibi, kimse kimsenin ağzından et çalmıyordu. Þimdi öyle mi? Dünyanın her tarafında sefalet gitgide artıyor. Bizde durum, daha da vahim. Bir sürü okumuş işsiz ortalıkta. Büyük umutlarla üniversiteyi bitiren, bir değil, birkaç yabancı dil bilen gençlerin bir kıymet-i harbiyesi yok. Bu formasyondaki insanlar, holdinglerin kapılarında nöbet tutuyorlar ama iş yok. Bütün bunların yanında bazılarının yaşamı ekmek kadayıfı gibi çok tatlıdır.
Düşünüyorum da üniversite eğitimi olmasa ya da donanımı gerektirmeyen en tatlı ve avantajlı iş nedir diye? İlk aklıma gelen bir spor kulübü başkanlığıdır. Nasıl olursa olsun, ister köşebaşı zengini, ister vergi özürlüsü... Biraz paran olsun… Bir kısmını kulüp kongrelerinde avantacılara dağıt, sonra da başkanlık koltuğuna otur. Böyle bir oturacak koltuk yakaladığınız zaman cennetin kapıları açılıyor demektir. Uzaya giden Gagarin veya kansere aşı bulan Türk doktoru bile onlar kadar hava yapamaz, tuvalete bile giderken gazetelere manşet olamazlar. Patavatsız da olsa konuşmaları, fotoğrafları ile beraber tam bir sayfayı kaplar. Kısa sürede evrensel bir şöhrete kavuşur. O kadar değişir ki, kendisi bile değiştiğini anlayamaz. Artık insanları bir nokta gibi görmeye başlar. Cebinden bir kuruş harcamayan ama 200-300 milyon Avro sarf eden başkanları görürüz. Onlar için hiçbir engel yoktur. İster büyük paralarla futbolcu alır, isterse kovar. Kimseye hesap vermez. Zaten kimse de hesap sormaya kalkmaz. Çünkü sorarsa gideceği yer “eşek cenneti’”dir. Geçen gün gazetelerde Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’a ait olduğu ifade edilen bazı sözler okudum. Belki yakıştırmadır. Bilemiyorum. Þampiyonlar Ligi’nden elendikleri için futbolculara fırça çekiyor ve de “Fransa’da gol kralı olan bir futbolcu, 1.4 milyon Avro alırken siz 3.5 milyon Avro alıyorsunuz” diyor. Peki, kimi, kime şikâyet ediyor ve sorguluyor. Özrü kabahatinden büyük. Kendi işyerinde böyle bir yanlış yapma lüksü var mıdır acaba? Ya da çalışanlarından birisi böyle bir yanlış yapsa halleri nice olur? Özetle; formasyon müsait de olmasa evrensel bir konuma girse, bir lira yatırmadan milyon Avrolar sarf eden ve kendisine sorgu sual açılmayan, hesap vermeyen, çok sıkıldığı zaman, kongrede şapkasını alıp benden bu kadar diye gidebilen bir kulüp başkanı nasıl dünyanın en avantajlı ve de şanslı insanı olmaz? Küçükken annelerimiz, ninni söylerken “Uyusun da büyüsün, paşa olsun” derdi. Paşaların giysilerindeki şıkırtılar, annelerimizin gözlerini kamaştırırdı. Mahalle arkadaşlarımızdan biri askeri liseye girdiğinde tüm mahalle bayram yapmıştı. Sokaktan geçerken tüm mahalle sakinleri pencerelerine koşmuştu. Neredeyse evlere bayrak asılacaktı. Sanırım bunların hepsi geride kaldı. “Uyusun da büyüsün, başkan olsun” ninnisi şimdilerde daha gerçekçi olacak gibi geliyor…


Arkasindan da
Deniz Gökçe’nin Fenerbahçe Spor Kulübü bilançosunu detaylı tartıştığı iki yazıyla beraber okunursa çok manidar oluyor:

http://www.aksam.com.tr/2010/07/22/yazar/18174/deniz_gokce/fenerbahce_nin_stadi_ve_bilancosu.html

http://www.aksam.com.tr/2010/08/04/yazar/18296/deniz_gokce/fener_in_gercek_mali_gucu_ne_.html
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11167
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 26 Aoû 2010 14:35    Sujet du message: Répondre en citant

Une analyse pessimiste sur le foot turc :

Haddini ve Koşulları Bilmeyen Yöneticiler

Metin TÜKENMEZ - Cumhuriyet 26.06.2010


Üç büyükler dediğimiz futbol ve spor tarihimizin lokomotifi sayılan takımlarımız tarihe mi karışıyor? Tarihe karışıyor dememdeki amacım bu kulüplerin tarihten silinmesi anlamı taşımıyor. Futbol var oldukça onlar hep saygıyla anılacaklardır. Ama ne var ki, Halit Deringör Ağabeyimizin her zaman vurguladığı aşiret reisi tavırlı, feodal kafalı yöneticiler yüzünden üç büyükler giderek kan kaybediyor. İsimlerinin büyüklüğünü karşılayacak denli üretim yapamıyorlar. Feodal kafalarla kapitalist gibi davrandıkları için yaptıklarının büyük çoğunluğu kulüplere aşama kaydettirmek yerine, bu büyük yapıların dibine dinamit koymakla eşdeğer oluyor neredeyse.

Peki, feodal kafayla kapitalist olunur mu? Eğer olunabilseydi, dünyanın en büyük petrol, doğal olarak parasal kaynaklarına sahip olan Araplar gezegenimizin efendisi durumunda olurlardı. Ama bugün dünyanın efendisi durumundaki ülkeler, daha 1850’lerde feodalizmi tasfiye eden ülkelerdir. Gelişen toplumun önünde engel oluşturan, toplumun bir üst aşamaya geçmesine izin vermeyen ilişkilerin paramparça edilmesiyle feodal kafalardaki örümcek ağları temizlenebilmiştir.

Manchester United, Liverpool gibi takımlar bir rastlantı sonucu mu kurulmuşlardır? Elbette ki ‘hayır’. Onlar ve Avrupa’nın diğer büyük, köklü takımlarının her biri sanayi devriminin, yeni bir anlayışın ürünleridir. Oysa bizim büyük takımlarımızın her biri birer gönüllüler birliği olarak ortaya çıkmıştır. Akaretlerin gençleri, Papazın Çayırı’nda bir araya gelenler ve liseli gençler… Yaklaşık 100 yıl önce özenme sonucu ortaya çıkmış gönüllüler…

Bugün hâlâ gönüllülerin bir araya gelmesi anlayışıyla takımlar yönetiliyor. Dünyanın hiçbir büyük takımında tribün amigoluğundan kulüp başkanlığına giden bir yol yoktur. Bu ancak feodal toplumlarda olanaklıdır. Onun içindir ki yıllardır bir Manchester United olmaya çalıştıkları halde bu gibi kulüplerin yanına bile varamıyorlar. Üstelik bir de geriye dönüş başladı. Kültürel ve ekonomik koşullar yeterince hazır olmazsa, yöneticiler de o koşulları gereği gibi değerlendiremezse, zorlamalar olsa olsa siz geriye döndürür ancak. İşte, geçen yıldan başlamak üzere bu geriye dönüş süreci başlamıştır. Türkiye’den bir Manchester United, bir Real Madrid çıkmaz. Bu uğurda verilen çaba ve harcanan paralar boşunadır.

60 yıl önce demokrasi için yola koyulmuş bir ülke gele gele Avrupa’nın genelinin yaklaşık 100 yıl önce, Almanya’nın ise 2. Dünya Savaşı sonunda terk etmek zorunda kaldığı bir yönetim biçimine gelmişse, bu durumu herkesin düşünmesi gerekir. Büyük takımlarımızı, büyük kurumlarımızı yönetmeye soyunanlar, önce kendi ülkelerinin ve başında bulundukları takımların özgün koşullarını sonra da dünyayı kavrayacak bir özgöreve sahip olmadıkça yapılan uygulamalar maceracılıktan öteye varmaz.
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11167
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 26 Aoû 2010 23:33    Sujet du message: Répondre en citant

Une soirée noire pour le foot turc.

Trabzon éliminée par Liverpool, allez on comprend, MAIS,

GS eliminée par une équipe modeste d'Ukraine, surtout après avoir marqué le but à 90ème mn et encaissé un but au bout de 2 mn pendant les prolongations c'est inadmissible.

Et FB eliminée par Thesalonik, cette FB qui vaut très cher sur papier...

Besiktas s'en sort face à une équipe finlandaise.

Seulement 1 équipe sur 4 jouera la ligue d'europe.

C'est une sorte de faillite.

Peu-être que 12 DEV ADAM nous consoleront !
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13614
Localisation: Paris

MessagePosté le: 27 Aoû 2010 1:06    Sujet du message: Répondre en citant

GS a réalisé un véritable exploit ce soir !
Evil or Very Mad
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Raskolnikoff
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 09 Oct 2007
Messages: 3474
Localisation: Somewhere in the world

MessagePosté le: 27 Aoû 2010 2:07    Sujet du message: Répondre en citant

cengiz-han a écrit:
GS a réalisé un véritable exploit ce soir !
Evil or Very Mad


GS ne fait que réaliser des exploits ces derniers temps....... Shocked Shocked Shocked
_________________
Родион Романович Раскольников
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Montrer les messages depuis:   
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum Sport Toutes les heures sont au format GMT + 2 Heures
Aller à la page 1, 2, 3 ... 21, 22, 23  Suivante
Page 1 sur 23

 
Sauter vers:  
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum


Powered by phpBB v2 © 2001, 2005 phpBB Group Theme: subSilver++
Traduction par : phpBB-fr.com
Adaptation pour NPDS par arnodu59 v 2.0r1

Tous les Logos et Marques sont déposés, les commentaires sont sous la responsabilités de ceux qui les ont postés dans le forum.