522 visiteur(s) et 0 membre(s) en ligne.
  Créer un compte Utilisateur

  Utilisateurs

Bonjour, Anonyme
Pseudo :
Mot de Passe:
PerduInscription

Membre(s):
Aujourd'hui : 0
Hier : 0
Total : 2270

Actuellement :
Visiteur(s) : 522
Membre(s) : 0
Total :522

Administration


  Derniers Visiteurs

cengiz-han : 08h29:25
SelimIII : 09h41:33
lalem : 1 jour, 15h54:40
administrateu. : 4 jours
murat_erpuyan : 4 jours


  Nétiquette du forum

Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.


Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - Atatürk diyor ki...
Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum Forums d'A TA TURQUIE
Pour un échange interculturel
 
 FAQFAQ   RechercherRechercher   Liste des MembresListe des Membres   Groupes d'utilisateursGroupes d'utilisateurs    

Atatürk diyor ki...

 
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque
Voir le sujet précédent :: Voir le sujet suivant  
Auteur Message
Salih_Bozok
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 25 Nov 2006
Messages: 1441

MessagePosté le: 09 Juil 2007 14:17    Sujet du message: Atatürk diyor ki... Répondre en citant

"... Hepiniz bilirsiniz ki, Avrupa'nın en önemli devletleri, Türkiye'nin zararıyla, Türkiye'nin gerilemesiyle ortaya çıkmışlardır. Bugün bütün dünyayı etkileyen, milletimizin hayatını ve ülkemizi tehdit altında bulunduran, en güçlü gelişmeler, Türkiye'nin zararıyla gerçekleşmiştir. Eğer güçlü bir Türkiye varlığını sürdürseydi, denebilir ki İngiltere'nin bugünkü siyaseti var olmayacaktı. Türkiye, Viyana'dan sonra Peşte ve Belgrat'ta yenilmeseydi, Avusturya/Macaristan siyasetinin sözü edilmeyecekti. Fransa, İtalya, Almanya'da, aynı kaynaktan esinlenerek hayat ve siyasetlerini geliştirmişler ve güçlendirmişlerdir."

"... Bir şeyin zararıyla, bir şeyin yok olmasıyla yükselen şeyler, elbette, o şeylerden zarar görmüş olanı alçaltır. Gerçekten de Avrupa'nın bütün ilerlemesine, yükselmesine ve uygarlaşmasına karşılık, Türkiye gerilemiş, düştükçe düşmüştür. Türkiye'yi yok etmeye girişenler, Türkiye'nin ortadan kaldırılmasında çıkar ve hayat görenler, zararlı olmaktan çıkmışlar, aralarında çıkarları paylaşarak, birleşmiş ve ittifak etmişlerdir. Ve bunun sonucu olarak, birçok zekalar, duygular, fikirler, Türkiye'nin yok edilmesi noktasında yoğunlaştırılmıştır. Ve bu yoğunlaşma, yüzyıllar geçtikçe oluşan kuşaklarda, adeta tahrip edici bir gelenek biçimine dönüşmüştür. Ve bu geleneğin, Türkiye'nin hayatına ve varlığına aralıksız uygulanması sonucunda, nihayet Türkiye'yi ıslah etmek, Türkiye'yi uygarlaştırmak gibi birtakım bahanelerle, Türkiye'nin iç hayatına, iç yönetimine işlemiş ve sızmışlardır. Böyle elverişli bir zemin hazırlamak güç ve kuvvetini elde etmişlerdir."

"...Oysa güç ve kuvvet, Türkiye'de ve Türkiye halkında olan gelişme cevherine, zehirli ve yakıcı bir sıvı katmıştır. Bunun etkisi altında kalarak, milletin en çok da yöneticilerin zihinleri tamamen bozulmuştur. Artık durumu düzeltmek, hayat bulmak, insan olmak için, mutlaka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa'nın emellerine uygun yürütmek, bütün dersleri Avrupa'dan almak gibi birtakım zihniyetler ortaya çıktı. Oysa hangi istiklal vardır ki yabancıların nasihatlarıyla, yabancıların planlarıyla yükselebilsin? Tarih böyle bir olay kaydetmemiştir. Tarihte, böyle bir olay yaratmaya kalkışanlar, zehirli sonuçlarla karşılaşmışlardır. İşte Türkiye de, bu yanlış zihniyetle sakat olan bazı yöneticiler yüzünden, her saat, her gün, her yüzyıl, biraz daha çok gerilemiş, daha çok düşmüştür."

"...Bu düşüş, bu alçalış, yalnız maddi şeylerde olsaydı, hiçbir önemi yoktu. Ne yazık ki Türkiye ve Türk halkı, ahlak bakımından da düşüyor. Durum incelenirse görülür ki, Türkiye Doğu 'maneviyatı'yla sona eren bir yol üzerinde bulunuyordu. Doğu'yla Batı'nın birleştiği yerde bulunduğumuz, Batı'ya yaklaştığımızı zannettiğimiz takdirde, asıl mayamız olan Doğu 'maneviyatı'ından tamamıyla soyutlanıyoruz. Hiç şüphesizdir ki bu büyük memleketi, bu milleti, çöküntü ve yok olma çıkmazına itmekten başka, bir sonuç beklenemez (bundan)."

"... Bu düşüşün çıkış noktası korkuyla, aczle başlamıştır. Türkiye'nin, Türk halkının nasılsa başına geçmiş olan birtakım insanlar, galip düşmanlar karşısında, susmaya mahkûmmuş gibi, Türkiye'yi âtıl ve çekingen bir halde tutuyorlardı. Memleketin ve milletin çıkarlarının gerektiğini yapmakta korkak ve mütereddit idiler. Türkiye'de fikir adamları, adeta kendi kendilerine hakaret ediyorlardı. Diyorlardı ki "Biz adam değiliz ve olamayız. Kendi kendimize adam olmamıza ihtimal yoktur." Bizim canımızı, tarihimizi, varlığımızı bize düşman olan, düşman olduğundan hiç şüphe edilmeyen Avrupalılara, kayıtsız şartsız bırakmak istiyorlardı. 'Onlar bizi idare etsin' diyorlardı."



(Meclis konuşmasından)
İş Bankası Kültür Yayınları: TBMM Gizli Celse Zabıtları Cilt-3
_________________
« Le faux courage attend les grandes occasions... Le courage véritable consiste chaque jour à vaincre les petits ennemis. »
[ Paul Nizan ]
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Orcun
Expert
Expert


Inscrit le: 04 Déc 2006
Messages: 225

MessagePosté le: 09 Juil 2007 20:25    Sujet du message: Répondre en citant

Ya Salih_Baba inanamiyorum ya, bunlari GERCEKTEN Ataturk mü yazmis ?

Peki nasil olurda bu adam yillar önce bunlari sezmis, bazilari bugun bunlari sezememis Embarassed
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11193
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 09 Juil 2007 23:08    Sujet du message: Répondre en citant

Orcun, var mi 20 yuzyildan 21 yuzyila haklilik içinde geçen bir lider, bir devlet adami ?
On onbes yilda Bati'nin 200. yilda erisebildigine herseye ragmen yakalabilen, ah bir de ihanetler olmasa, bir de bu ayndinlanma surecinde peronda kalan trene binemeyen ya da trende 3. sinifta oturanlar olmasa...
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
ipso_facto
Spammer
Spammer


Inscrit le: 04 Mai 2006
Messages: 514
Localisation: Kaçkar Mountains

MessagePosté le: 10 Juil 2007 23:02    Sujet du message: Répondre en citant

peki ihanetler arisina, 40 yillarinda köy enstitülerine son verilmesini de alabilirmiyiz?

Söyle izah edeyim, simdi iktisadi ve toplumsal açidan Türkiyenin en büyük sorunlarindan biri insanlarimizin yarisi kirsal alanda, köylü hayati südürmesidir, o enstitüler köylülerimizi hem egitim,hem saglik,hem bilim,hem teknik bakimindan daha iyi yasam standartlarina tasiyabilirdi diye düsünüyorum.
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11193
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 10 Juil 2007 23:27    Sujet du message: Gerçekten de Répondre en citant

Gerçekten de koy enstitulerinin kapatilmasi bir anlamda ihanettir, hatta ihanetlerin baslangicidir da diyebiliriz...
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
ipso_facto
Spammer
Spammer


Inscrit le: 04 Mai 2006
Messages: 514
Localisation: Kaçkar Mountains

MessagePosté le: 11 Juil 2007 21:09    Sujet du message: Répondre en citant

"Biz, istiklal mücadelesinden itibaren sosyal hayatımızda yaptığımız büyük devrimleri köylere götürecek adam yetiştirmek isteriz. Çünkü ümmet devrinin böyle bir adamı vardır. Bu, imamdır. İmam, insan doğduğu vakit kulağına ezan okuyarak, vefat ettiği vakit mezarının başında telkin vererek, doğumundan ölümüne kadar bu cemiyetin manen hâkimidir. Bu manevi hâkimiyet, maddi tarafa da intikal eder. Çünkü köylü hasta olduğu vakit de sual mercii imam olur. Biz imamın yerine, köye devrimci düşüncenin adamını göndermek istedik.?

Hasan Âli Yücel
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Paris
Spammer
Spammer


Inscrit le: 12 Avr 2007
Messages: 524
Localisation: Lyon

MessagePosté le: 11 Juil 2007 22:11    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:
"Biz, istiklal mücadelesinden itibaren sosyal hayatımızda yaptığımız büyük devrimleri köylere götürecek adam yetiştirmek isteriz. Çünkü ümmet devrinin böyle bir adamı vardır. Bu, imamdır. İmam, insan doğduğu vakit kulağına ezan okuyarak, vefat ettiği vakit mezarının başında telkin vererek, doğumundan ölümüne kadar bu cemiyetin manen hâkimidir. Bu manevi hâkimiyet, maddi tarafa da intikal eder. Çünkü köylü hasta olduğu vakit de sual mercii imam olur. Biz imamın yerine, köye devrimci düşüncenin adamını göndermek istedik.?


Que veut dire IMAM dans ce contexte ?
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Salih_Bozok
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 25 Nov 2006
Messages: 1441

MessagePosté le: 11 Juil 2007 22:23    Sujet du message: Répondre en citant

Imam..mais c'est "imam" voyons..
Le religieux qui dirige la prière dans les mosquées, qui est présent à l'enterrement, qui prêche....
_________________
« Le faux courage attend les grandes occasions... Le courage véritable consiste chaque jour à vaincre les petits ennemis. »
[ Paul Nizan ]
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
ipso_facto
Spammer
Spammer


Inscrit le: 04 Mai 2006
Messages: 514
Localisation: Kaçkar Mountains

MessagePosté le: 11 Juil 2007 22:26    Sujet du message: Répondre en citant

Paris a écrit:
Citation:
"Biz, istiklal mücadelesinden itibaren sosyal hayatımızda yaptığımız büyük devrimleri köylere götürecek adam yetiştirmek isteriz. Çünkü ümmet devrinin böyle bir adamı vardır. Bu, imamdır. İmam, insan doğduğu vakit kulağına ezan okuyarak, vefat ettiği vakit mezarının başında telkin vererek, doğumundan ölümüne kadar bu cemiyetin manen hâkimidir. Bu manevi hâkimiyet, maddi tarafa da intikal eder. Çünkü köylü hasta olduğu vakit de sual mercii imam olur. Biz imamın yerine, köye devrimci düşüncenin adamını göndermek istedik.?


Que veut dire IMAM dans ce contexte ?


L'Imam c'est le représentant religieux dans l'Islam.C'est l'équivalent du praître,du curé ,du pasteur chez les chrétiens.

C'est un texte qui explique qu'à chaque difficulté quotidienne, les gens s'adressaient à l'imam, donc à un representant religieux.
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Paris
Spammer
Spammer


Inscrit le: 12 Avr 2007
Messages: 524
Localisation: Lyon

MessagePosté le: 11 Juil 2007 22:27    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:
L'Imam c'est le représentant religieux dans l'Islam.C'est l'équivalent du praître,du curé ,du pasteur chez les chrétiens.

C'est un texte qui explique qu'à chaque difficulté quotidienne, les gens s'adressaient à l'imam, donc à un representant religieux.


Donc j'avais bien compris le terme IMAM .... brrrrr
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Montrer les messages depuis:   
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque Toutes les heures sont au format GMT + 2 Heures
Page 1 sur 1

 
Sauter vers:  
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum


Powered by phpBB v2 © 2001, 2005 phpBB Group ¦ Theme: subSilver++
Traduction par : phpBB-fr.com
Adaptation pour NPDS par arnodu59 v 2.0r1

Tous les Logos et Marques sont déposés, les commentaires sont sous la responsabilités de ceux qui les ont postés dans le forum.