Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.
Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - Football
Forums d'A TA TURQUIE Pour un échange interculturel
Mourinho ile yapilan soylesiyi okumak gerek...
Ornegin Turkiye de Italya gibi ne olursa olsun kazan prensibinde, Ingiltere\'de aranan ise guzel futbol...
Inscrit le: 09 Oct 2007 Messages: 3474 Localisation: Somewhere in the world
Posté le: 27 Mai 2012 19:00 Sujet du message:
Bu yazi basligini görüp tam yanitliyacaktim ki "bazi seyirciler kimi hayvanlardan daha hayvandir" gibi bir cümleyle, saadete geldim ve önce yaziyi okudum.... Bizim türk gazeteleri çarpici baslik atma içgüdüleri öne çikinca, özünü çarpitan bir baslik atmislar, cümleyi yarida kesmisler. Adam "koku alma hassalarindan" bahsediyormus oyuncularin meger!!! _________________ Родион Романович Раскольников
Inscrit le: 12 Jan 2008 Messages: 13663 Localisation: Paris
Posté le: 01 Aoû 2014 1:12 Sujet du message:
Citation:
Avrupa Futbol Federasyonları Birliği\'nin (UEFA), kuruluşunun 60. yılı kapsamında düzenlediği, son 60 yılın en iyi 60 golü oylamasında, Gheorghe Hagi\'nin, Galatasaray forması giyerken Þampiyonlar Ligi maçında Monaco\'ya attığı gol, açık ara önde bulunuyor.
UEFA\'nın resmi internet sitesinden yapılan oylamada, Hagi\'nin Galatasaray forması giyerken 2000 yılında Monaco\'ya Þampiyonlar Ligi maçında attığı gol 43 bin oyla zirvede yer alıyor.
Oylamada, 10 bin oyla, 2002 yılında Þampiyonlar Ligi maçında Bayer Leverkusen\'e attığı gol ile Real Madridli eski futbolcusu Zinedine Zidane ikinci sırada.
60 gol arasında, Michele Platini, Marco van Basten, Paul Gascoigne, Zinedine Zidane, Raul Gonzalez, Pavel Nedved, Thierry Henry, Luis Figo, Cristiano Ronaldo, Zlatan Ibrahimovic ve Lionel Messi gibi birçok üst düzey futbolcunun golü bulunuyor.
Liverpool\'un eski futbolcusu Peter Crouch\'ın, 2006 yılında UEFA Þampiyonlar Ligi\'nde Galatasaray\'a attığı gol de değerlendirmeye alınan 60 gol arasında yer alıyor.
Oylama, 15 Haziran\'da başladı ve 30 Eylül\'de sona erecek. Kazanan ise 3 Ekim\'de açıklanacak.
\"Balkanların Maradonası\" olarak da bilinen Rumen futbolcu Hagi, kariyerindeki en iyi dönemini üst üste 4 lig şampiyonluğu ve 1 UEFA Kupası zaferi ile Galatasaray\'da yaşamıştı.
Inscrit le: 12 Jan 2008 Messages: 13663 Localisation: Paris
Posté le: 29 Aoû 2014 2:43 Sujet du message:
FB ile GS takimlarinin karsilastigi kupa maçinin ardindan iki yazi gunumuz Turk futbolunun acinasi halini gosteriyor
Citation:
İÞTE TÜRK FUTBOLU
Penaltılar atılıyor…
Galatasaraylı futbolcular, geride kalan 120 küsur dakikada olduğu gibi halen maçın havasında değiller.
Bitse de gitsek tadında ağır ağır geliyorlar topun başına…
O kadar kopuklar ki ortamdan, penaltıda belki de yapılması en zor şeyi yapıyorlar ve topu üstten dışarı yolluyorlar çoğu atışta.
Sanki kaybedilen kupa finali değilmiş gibi, sanki yenildikleri ezeli rakipleri değilmiş gibi pek bir üzüntü de sergilemiyorlar üstelik.
Bir tek Muslera direniyor; tıpkı maç içinde tek direnen, tek mücadele eden olduğu gibi.
Maç içinde 6-7 kritik kurtarış yapan Uruguaylı kaleci, iki de penaltı atışını kurtarıyor ama yetmiyor.
Üst üste üç kez Fenerbahçe’yi yenerek Süper Kupa’da hat trick yapma fırsatını elinin tersiyle itiyor Sarı Kırmızılılar…
Tam maç bitecek, ertesi gün sadece “Tatsız tuzsuz bir maçtı, Fenerbahçe daha iyi oynadı ve kazandı”yorumları yapılabilecekken sahneye tanıdık bir isim çıkıyor…
Tanıdık olması, geçmişinden… Bugüne kadar sayısız rezalete imza atıp, her yaptığının yanına kâr kalmasından.
O isim Volkan Demirel tabii ki…
Gazetecileri “Evinden aldırırım” diye tehdit eden Milli kalecimiz.
Ne mi yapıyor Volkan?
Önce Melo topun başına gelirken, daha önce pek çok kez yaptığı gibi hayalarını avuçluyor.
Eliyle, koluyla tehditler savuruyor… Bunları yaparken de ağzı hiç durmuyor.
Melo penaltıyı kullanıyor ve kaçırıyor.
Tam arkasını dönüp gidecekken, Volkan penaltı atışlarında bugüne kadar pek de şahit olunmayan bir şey yapıyor.
Koşarak Melo’nun üzerine doğru zıplıyor.
Melo refleksle hafif eğilince dengesini yitirip savruluyor.
Sonra da Melo’nun üzerine yürüyüp küfürler savuruyor.
Tüm bunlar, penaltı atışları için ceza sahası civarında konuşlanmış hakemlerin gözleri önünde oluyor.
Melo’nun bir tahriki yok, Volkan’a yönelik bir hareketi yok.
Aksine, maç içinde Galatasaray taraftarı Volkan’a yabancı madde yağdırırken olaya ilk müdahele eden, Volkan’ı korumak adına ilk harekete geçen isim.
Maçın hakemi Mustafa Kamil Abitoğlu, kartını kullanmak yerine mahalle kavgasını ayırırcasına Volkan’ı zapt etmeye uğraşıyor.
Volkan onu da itiyor ama hakem bunu pek üstüne alınmıyor.
En nihayetinde kartını çıkartıyor ve Melo’ya sarı gösteriyor.
Aradan epey bir zaman geçtikten sonra, “Þimdi buna da bir şey göstermezsek ayıp olur” diye düşünmüş olmalı ki, Volkan’a da bir sarıcık lütfediyor.
Maç bitiyor, Fenerbahçe futbol olarak hak ettiği kupasını alıyor ama yaptıklarıyla bir kez daha maçın önüne geçen Volkan Demirel durdurulamıyor.
Önce taraftarına küfürlü tezahürat yaptırıyor…
Sonrasında kendisine uzatılan mikrofona, zekâdan, insanlıktan nasibini almamış, “Belediye gereksiz sokak köpeklerini zehirlesin. Yoksa olmayacak, bana kalacak bu iş. Ben de ceza alırım diye korkuyorum” açıklamasını yapıyor.
Sosyal medyadan bu sözlere tepki yağınca, “Maç sonu sıcağı sıcağına verilmiş talihsiz bir demeçti, herkesten özür dilerim” demek yerine,“Açıklamamdan dolayı rahatsız olan, farklı yerlere çeken veya laf olsun diye sanal alemde aklına gelenleri yazanlara bu yazım. Ben nereye ne söylediğini çok iyi bilen biriyim. Ne kadar ağır şeyler yaşadığımı bir ben bilirim. Tek bir kişi, tek bir amaç ve tek bir niyettir benimki. Başka yerlere çekilmesin. Ne sokak köpeklerini kastettim, ne de başka bir şeyi…” diyerek bir de meydan okuyor önüne gelene…
Ama suç onda değil, onu bugüne kadar koruyup kollayan futbol düzeninde.
Manisa 19 Mayıs Stadı’nın zemini gibi perişan halde olan Türk futbolunun iliklerine kadar işlemiş durumda çirkinlikler…
Seviyesiz, adaletsiz, ahlâksız bir düzen bu.
Ve sezonun ilk maçı, bu sezon da hiçbir şeyin değişmeyeceğini gösterdi bizlere.
Aylardır sabırla geri dönmesini beklediğimiz futbol heyecanı, daha ilk maçtan içimizdeki coşkunun içine etti.
Türk futbolunun marka değerinin ne denli büyük bir yalan olduğunu pazartesi günkü ‘sözde’ Süper Kupa finalinde bir kez daha gördük. Artık sakın ola kimse inanmasın, “Türk futbolu, Avrupa’nın en değerli altıncı, dünyanın en değerli bilmem kaçıncı ligi” diyenlere. Biz bu zihniyetle olsa olsa ‘Taş Devri’ liginde liderliğe oynarız.
Çok gerilere gitmeyeceğim. Kulüp başkanlarının birbirlerine karşı sürdürdüğü demeç savaşları ya da camiaların birbirine karşı takındığı düşmanca tavrı da anlatmayacağım uzun uzun. Sadece pazartesi gecesi Somalı madenci aileleri adına oynanan ‘sevap-iyilikdestek’ kimliğindeki Fenerbahçe-Galatasaray maçındaki izlenimlerimi paylaşacağım sizlerle. Öncelikle TFF, “6222 sayılı yasanın amir hükmüne uymak zorundayız” diyerek elektronik bilet uygulaması başlattı. Tüm Süper Lig ve PTT 1. Lig takımlarına da şart koştu. Hatta, “Passoligi olmayan taraftar artık maça giremeyecek” diye de duyurdu bu gelişmeyi. Ama gel gör ki, TFF’nin en büyük organizasyonu Süper Kupa finalinde, kendi kuralına uymadı, bildik basılı biletlerle stada girdik. E-Bilete gücü yetmemiş galiba Yıldırım Demirören Federasyonu’nun! Elbette, denetim olmadığı için biletler karaborsaya düşmüş, hatta renkli fotokopilerle sahtesi üretilmişti. Yani gariban madencinin kefeni üzerinden para kazanmayı düşünenler bile vardı aramızda.
Geçtim karaborsa işini, elimdeki 500 TL’lik loca bileti ile yerimi bulana kadar (stadı bildiğim halde) dört döndüm. Güya, VIP biletti, itiş kakış zor girdik içeri. Bizleri aradılar, ama maçın 2. yarısındaki gördük ki, kapıdaki kontroller de yalandan yapılmış. Ben diyeyim 30, siz deyin 40 meşale yakıldı, bir o kadar ses bombası sahaya atıldı. Bu meşaleler F.Bahçe, G.Saray, Beşiktaş statlarında içeri sokulduğunda kulüpleri suçlayan TFF, bakalım kendi organizasyonunda kime kesecek faturayı? Bir ara, plastik şişeler, koltuklar, meşaleler havada uçuşurken gözüm Rüveyda Çoban’a takıldı. Elleriyle başını koruyordu futbol terörüne kurban gitmemek için. Ya o sert cisim 8 yaşındaki bu minik yetimin başına gelse ne konuşacaktık? Evet, Yıldırım Bey lütfen açıklasın, nasıl oluyor da bu denli prestijli bir organizasyona bu kadar yanıcı, yaralayıcı madde sokulabiliyor?
Gelelim maça; zemin berbat olduğu için galiba 31 yıllık spor yazarlığı yaşantımdaki en kötü Fenerbahçe-Galatasaray maçını izledim. Eminim ki, futbolcular da teknik kadrolar da, ‘sprey boya’ ile yeşile dönüştürülen tarla görünümündeki 19 Mayıs Stadı’nda futbol adına bir şeyler yapmaktan çekindiler. Hakemler de oralı olmayınca, itişkakış, kavga-dövüş bir maç sergilendi. Gerçi, maç da diyemeyiz bu kör dövüşüne! Maç olsa, Fenerbahçe’nin milli kalecisi Volkan, penaltı kaçıran rakibinin üzerine çıkıp ‘tanımlanamayan bir tür sevinç’ gösterisi yapmaz, yine rakibin kaçırdığı bir başka penaltı sonrası, eliyle cinsel organını tutup tribünlere karşı içinden mırıldanmazdı!
Elbet, Volkan’ın, bir tür ‘volkanik’ patlamayı andıran sinir boşalması bunlarla da sınırlı kalmadı. Muslera’sı, Hakan Balta’sı kendisini kutlarken o hâlâ Melo’ya dil çıkarma sevdasındaydı seremonide. Hızını alamamış olsa gerek, “Belediye gereksiz sokak köpeklerini zehirlesin..” diyerek ‘Süper’ rezalete tuz biber ekti. Güya, rakibi Melo’ya gönderme yaparken milyonlarca hayvanseverin kalbini kırdı, nefret suçu işledi! Þimdi şu yukarıda saydığım skandalların tamamı değil, yüzde biri, marka değerinde yarıştığımız İngiltere’de, İspanya’da, Almanya’da, Fransa’da yaşansa ne olur? Kısaca yanıt vereyim, yaşanmaz! Ne futbolcusu cüret edebilir bu işe, ne ülke federasyonu kendi koyduğu kuralı kendi delmeye kalkar. Bilirler ki, bu skandalların birine bile imza atsalar, ertesi gün yerlerinden olurlar. Ama bizde, işler ahbap-çavuş ilişkisinde yürüdüğü için sadece biz yazarız, siz konuşursunuz, kervan da gayet güzel yürür!
Toutes les heures sont au format GMT + 2 Heures Aller à la page 1, 2Suivante
Page 1 sur 2
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum