Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.
Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - Atatürk
Forums d'A TA TURQUIE Pour un échange interculturel
L'uygur c'est l'uygur et le turc c'est le turc. Les deux appartiennent à une même famille de langues. Il n'y a que les nationalistes touraniens qui mélangent tout.
C'est ça du uygur par exemple. Qui le comprend ici ? Personne. En dehors, d'un mot ou deux qui se ressemblent de temps en temps.
Sinon, encore un post sur machin-là... Pourquoi vous ne tirez pas la chasse une fois pour changer ? _________________ "ortak düşman kemalizmdir"
Inscrit le: 30 Jan 2006 Messages: 11193 Localisation: Nancy / France
Posté le: 14 Avr 2010 18:02 Sujet du message:
Hurriyet d'aujourd'hui par une vidéo fait part d'un courrier que Enstein a adressé à Mustafa Kemal Atatürk sollicitant l'admission dans les univerisités turques des scientifiques allemands d'origine juive, qu'il a été invité par Atatürk pour enseigner en Turquie.
Il aurait dit à propos d'Atatürk en 1949 qu'il est le plus grand leader du monde.
Inscrit le: 18 Jan 2009 Messages: 366 Localisation: Istanbul/Turquie
Posté le: 14 Avr 2010 22:00 Sujet du message:
Un autre juive qui a été invité par Ataturk est NISSEN. Sur les opérations de poumon, il a développé un nouveau technique que meme aujourd'hui on l'utilise encore. C'est grace a une vue avancée d'Ataturk, on a fier de lui.
1-Che Guevara, 1967 yılında Bolivya’da yakalanıp öldürüldüğünde sırt çantasından; “Atatürk’ün ...Büyük NUTKU’nun” çıktığını...”
2- Fidel Castro nun:12 Mayıs 1961 tarihinde Havana'da görevli genç Türkiye diplomatı Bilal Þimşir'den ABD NİN BİLGİSİ OLMAMASI şartıyla "Atatürk'ün Büyük Nutuk Kitabını" istediğini... Ve: "Devrimci M.Kemal ATATÜRK varken, Türk gençleri neden kendilerine başka önder arıyorlar?" dediğini,
3- 1935'teki Uzun Yürüyüş öncesinde Þankay Meydanı'nda toplanan binlerce Çinliye seslenen Mao'nun ilk sözlerinin : "Ben, Çin'in Atatürk'üyüm. ."olduğunu,
4- Yunan başkomutanı Trikopis`in, hiçbir zorlama ve baskı olmadan her Cumhuriyet bayramında Atina'daki Türk büyükelçiliğine giderek, Atatürk`ün resminin önüne geçtiğini ve saygı duruşunda bulunduğunu,
5- 1938'de, General McArthur'un en zor, en problemli, en buhranlı döneminde,danışman, senatör ve bakanlarından oluşan yüz yirmiden fazla kişiye; "Þu anda hiçbirinizi değil, büyük istidadı ile Mustafa Kemal'i görmek için neler vermezdim" dediğini,
6- 1938'de Ata`nın ölümünde Tahran gazetesinde yayınlanan bir şiirde;"Allah bir ülkeye yardım etmek isterse, onun elinden tutmak isterse başına Mustafa Kemal gibi lider getirir" denildiğini
veee..
7- 2006'da ise AB Uyum yasaları gereğince devlet dairelerinden Atatürk resimlerinin kaldırılmasının istendiğini ...
Inscrit le: 09 Oct 2007 Messages: 3474 Localisation: Somewhere in the world
Posté le: 10 Nov 2011 15:48 Sujet du message:
Altemur agabeyimiz de bugün 10 kasim 2011'de böyle yazmis :
Kaderimizi tayin eden adam
Gazi Mustafa Kemal Atatürk öleli 73 yıl olmuş. Onun “altın yıllarını” yaşamış bizler hiç ölmeyeceğine inanırdık... Ağır hastalığı ve o sıra yayınlanan sağlık raporları mukadder sonun habercisi olmuştu; ama gene “O ölmez” diyorduk.
Öldüğünü 10 Kasım 1938 sabahı Robert Kolej’in yemekhanesinde, Musevi bir arkadaşımızın “Babamız öldü” diye hıçkırarak ağlamasıyla öğrendik. Hepimiz babasız kalmıştık!.. Artık her şey Türkler için de, bütün dünya için de eskisi gibi olmayacaktı. Atatürk’ün ölümüyle sadece Türkiye’de değil, bütün dünyada bir devir kapanmıştı.
Ailemiz için de artık başka bir dönem başlıyordu. O gün, anam Koleje beni teselliye geldi. Birbirimize sarılarak yarıya indirilmiş bayrağımıza bakarak ağladık. Anam da Ankara’da Mustafa Kemal’in çevresinde bulunmuştu; ama asıl, babam Kılıç Ali, Ona,1919’da Sivas’da katıldıktan sonra 10 Kasım 1938 sabahına kadar ailesini, çocuklarını ihmal etmek pahasına, yanından ayrılmamış, canını siper etmişti. Tıpkı kardeş çocuğu, Yaveri Muzaffer gibi. Ben Atatürk’ü ve Atatürk sevmeyi babamdan ve amcamdan öğrendim; âdeta bir aieleydik... Babam aile sorunlarında onun tavsiyelerini dinler, Atatürk de bizim okul durumlarımızla yakından ilgilenirdi.
Babam da, amcam da Atatürk öldükten sonra eskisi gibi olamadılar; yıllarca yasını tuttular. Babam her 10 Kasım’da Atatürk’ün son anlarını, “Saat kaç?” sorusuna cevap vermesini ve son defa ellerini tutuşunu yaşadı!
***
Evet ben Mustafa Kemal ile doğdum. Çocukluğum onun altın yıllarında, gençliğim de onun son yılında geçti... Onu yakından görmüş olmak, “Gel buraya çocuk” veya “Demir” diye yanına çağrdıktan sonra ekseriya tarihten imtihan etmesi ve güreştirmesi hayatta mazhar olduğum en büyük hatıralar ve mutluluklardır! Ama, sadece ben değil, bizim artık nesli tükenmekte olan Atatürk döneminde yaşamış olanlar!’
***
Ben bugün Atatürk konusunda bazıları gibi beylik ve âdet yerini bulsun diye konuşacak-yazacak değilim. Onun büyüklüğünü anlatmaya gücüm yetmez. Framsız yazarı Benoit Mechin’in dediği gibi: Atatürk’ün yaptıklarının bir tanesini başaran, Dünya çapında “Büyük” olurdu.
Ve Amerikalı gazeteci Cleremce Kç Sterit’in dediği gibi Atatürk “Türklerin kaderini tayin etti... Mâkûs talihimizi yendi.”
***
Fakat Atatürk’ü hiç sevmedikleri, özümsemedikleri halde, bu sabah Anıtkabir’inde, Onun huzurunda “sap gibi” duranların içlerinden ne geçirdiklerini çok iyi biliyorum... Cunhuriyetini, Anıtkabir’i kabiri ile birlikte nasıl yıkarız diye tasarılar yapıyorlardır!..
***
Atatürk öldükten sonra uzun süre matem tuttuk; matemı uzun sürdü. Her 10 Kasım’da çoğu yasak savma kabilinden beylik sözler söylendi; yazıldı....Ama artık matem bitti.. Artık Atatürk yaşadı diye bayram etmemizin zamanı...
Fakat bayram etmeyecekler de var. O: onlar şimdi kıyısından köşesinden Atatürk’ü ve eserlerini yıkmaya çalışıyorlar... Yıllar geçtikçe sayıları artacak, neler söyleyecekler ve yazacaklar?..
Hatta belki de 10 Kasım sabahları saat dokuzu beş geçe sirenler çalmayacak... Fakat her halde millet onu unutmayacak...
Atatürkçüler, Cumhuriyeti emanet ettiği gençler; bugün Ona ve eserlerine sahip çıkmalı; antlarını tekrarlamalıdırlar. Ben inanırım ki, Atatürk Türkiye için parlayan bir yıldızdı... O yıldızı ve ateşini söndürmeyin...
***
Atatürk’ün her alanda ve her konuda vecizeleri var... Ama bence ikisi önde gelir: “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir”. “Milletimizi çağdaş medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız” ve “Ne mutlu Türküm diyene”...
Onunla konuşan Amerıkalı gazeteci Dorothy Thomson bana ve rahmetli Abdi İpekçi’ye anlatmıştı: Mustafa Kemal’e sormuş: “Size diktatör” diyorlar; doğru mu?.. Mustafa Kemal gülümsemiş: “Madam, demiş, ben diktatör olsaydım siz bana bu soruyu sorabilir miydiniz?..” Ama hemen devam etmiş: “Evet ben bir diktatörüm; milletime çağdaşlığı dikte ediyorum...”
***
Bu yazı belki de benim son “10 Kasım” yazımdır. Evet Mustafa Kemal ile doğdum, Atatürk ile büyüdüm ve yaşadım. Onunla ölmek isterim. Fakat Namık Kemal’in dediği gibi: “Ölürsem görmeden millette ümmid ettiğim feyzi/Yazılsın seng-i kabrime vatan mahzun, ben mahzun”
Toutes les heures sont au format GMT + 2 Heures Aller à la page Précédente1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8Suivante
Page 2 sur 8
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum